Sıcaklıkölçer kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Derece, Termometre
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Hayvanlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yılkılık
Not kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Derece, Kayıt, Kıymet
Mülk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ülke, Varlık, Taşınmaz Mal, Kuramak
Toprak Sahası kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arsa
Yayılmış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yayık
İkon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tapıncak
Elmastıraş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Elmas
Tenakus kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Azalma
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
İlgilendiren kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ait
Harbiden kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gerçekten
Efemine kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kadınsı
Kereste kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kalas
Presleme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıştırma
Velayet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Velilik, Yetke, Otorite
Façalı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gösterişli
Vaki kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Olan, Olmuş, Koruyucu
Engebeli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arızalı
Sallapati kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düşüncesiz, Düşünmeksizin, Dikkatsizce, Saygısızca, Patavatsızca
Hayat Hikâyesi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öz Geçmiş
Doğrultmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzeltmek, Kazanmak
Mutlakiyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Saltçılık
Çedik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayakkabı, Terlik
Askat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ecza, Bölen
Tir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kalas, Tomruk
Başvurmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müracaat Etmek, Gezmek, Gitmek
Adi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bayağı, Aşağılık, Kalitesiz, Niteliksiz, Sıradan, Değersiz, Kötü, Olağan, Alçak, Aşağı, Süfli, Ucuz, Yoz
Soğuklaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Soğumak
Çokgen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kapalı Düzlem, Mudaila
Keşik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nöbet, Sıra
Abır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Giyim, Haya, Haysiyet, Hürmet, Kadir Kıymet, Kıyafet, Şeref, Üst Baş
Tümleç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tamamlık, Tümleyen Şey, Mütemmim
Cascavlak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çok Saçsız, Örtüsüz, Hiç Tüyü Olmayan, Pek Soyulmuş; Çırılçıplak, Örtüsüz
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.