Sudan kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Önemsiz, Saçma
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Tecrübesiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Deneyimsiz, Toy
Bendegân kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kullar, Köleler
Harmandalı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sarhoş
Zırva kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Saçma, Boş Söylemek, Boşboğazlık, Cefengiyat, Boş, Anlamsız, Saçma Sapan
Morg kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ölühane
Acıtmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağrıtmak, İncitmek, Yakmak
Gerekseme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İhtiyaç
Ole kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yaşa
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Üçüncül kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sülasi
Jeomorfolog kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yüzeybilimci
Peyke kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sedir, Kerevet
Yaratıcı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kreatif, Mucit
Soykırım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kıyım, Genosit
Dehalet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sığınma
Zifiri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kapkaranlık, Karanlık, Zulmet
Programlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İzlenceli
Coşku kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cümbüş, Galeyan, Heyecan, Kasırga
Abur Cubur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boş, İşe Yaramayan, Faydasız, Yararsız
Dermansız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güçsüz, Halsiz, Yorgun Argın, Bitik, Takatsiz, Bitkin, Kof
Kollayan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muhafız
Arızasız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düz
Çökmüş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozgun, Göçük, Pinpon
Petek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Radyatör
Usanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bezmek, Bıkmak, Kanıksamak, Yılmak
Nispi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oransal, Göreceli, İzafi
Kullanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çalıştırmak, Yararlanmak, Almak, Değerlendirmek, Dökmek, Giymek, Harcamak, İçmek, İstismar Etmek, İşletmek, Sarf Etmek, Sömürmek, Takmak, Tutmak, Yönetmek
Portakal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Turunç
Yanar Döner kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Janjan
Delilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cinnet
Sınmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arızalanmak, Bozulmak, Kırılmak, Dağılmak, Perişan Olmak
Berat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Belge, Patent, Nişancı
Oyun kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğlence, Dans, Düzen, Entrika, Hile, Kumar, Külah, Olta, Sahne, Temaşa, Temsil
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.