Sebze Nevi kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Pırasa
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Meneviş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hare
Sadet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mevzu
Devasa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İrice, Dev Gibi, Çok Büyük
Yakmaç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yağıt, Brülör
Dupduru kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Berrak
Kozmonot kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uzay Adamı, Astronot
Mabeyin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ara
Kinin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sulfata
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
İrrasyonel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Usdışı
Karagül kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Astragan
Gözenek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pencere, Mesame, Ajur
Çiftçi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tarımcı, Ziraatçı, Rençper, Irgat, Gündelikçi, Eğner, Tarım İşçisi, Ekinci
Tevahhuş Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ürkmek
Maaş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aylık
İspat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kanıt, Ortaya Çıkarma, Tanıtlama
Geçinmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anlaşmak, Dolanmak, Ölmek, Taslamak, Uzlaşmak, Yaşamak, Bağdaşmak, Uyuşmak
Süslü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Süslenmiş, Bezenmiş
Saz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağlama, Çalgı, Kamış, Kopuz, Hasırotu, Bağlama, Telli Çalgı
Alçakboylu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bodur
Ebleh kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Budala, Alık, Akılsız
Doğrulamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Onaylamak, Teyit Etmek, Tasdik Etmek, Ayarlamak, Desteklemek
Riyaziyat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Matematik
Mürettip kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dizici, Dizgici, Dizmen, Düzenleyen, Hazırlayan
İşportacı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hırdavatçı
Müstahsil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üretici, Yetiştirici, Prodüktör, Üretmen
Akıllıca kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doğru, Makul, Mantıklı
Başmaklık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Has
Boşboğazlık Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zırvalamak
Canlanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İyileşmek, Kendine Gelmek, Kıpırdanmak, Depreşmek
Ana Yurt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ana Vatan
Doyum kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yetinme, Soğum, Kanaat, Tatmin
Otantik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Orijinal
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.