Mürettip kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Dizici, Dizgici, Dizmen, Düzenleyen, Hazırlayan
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Yönetmelik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Talimat
Hitabet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Konuşma
Sınalga kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kamera
Damıtık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mukattar
Duraksız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Direkt, Oynak
Muzaheret kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kömek, Yardım
Karnabit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karnabahar
Vefat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ölüm
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
İka Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İşlemek, Yapmak
Kozak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kozalak
Esmer kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Buğday, Yağız, Konur, Kara, Karaca
Soğutkan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Soğutucu
Nizam kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzen, Dizgi, Yol, Çekidüzen, Kural, Sıra, Tüzük
Ayak Tabanı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aya
Acele Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çabuk Davranmak, Sabırsızlık Göstermek, Telaş Etmek, Sabırsızlanmak, İvmek, Aşıkmak, Telesmek
Parapet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Küpeşte
Fıtrat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hilkat, Yaradılış
Başta kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlkin, Özellikle
Hayvani kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yılkısal
Kavat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pezevenk
Denetleme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Denetim, Kontrol, Murakabe, Teftiş
Vazifesizlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Görevsizlik
İfna Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tüketmek, Yok Etmek
Sürat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hız, Tempo, Hızlılık, Çabukluk
Zorunlu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mecburi, Çaresiz, Mecbur, Zaruri
Baran kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yağmur
Hülasa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sonuç, Sonuçta, Öz, Hasılı, Özet
Şaşkaloz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şaşı, Şaşkın
Mukayese Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karşılaştırmak, Kıyaslamak, Salıştırmak
Akşam Namazı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Akşam
Yıkma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tahrip
Nekes kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cimri, Eli Sıkı
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.