Sayrı kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Hasta
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Laflamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Konuşmak, Sohbet Etmek
Dâhi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Deha, Öke, Olağanüstü Yeteneği Ve Yaratıcı Gücü Olan Kimse
Bilinç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dimağ, Şuur, Zihin
Kontrolcü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Denetçi
Antipatik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sevimsiz, Soğuk, İtici
Kurtulmalık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fidye, Fidyeinecat
Sinmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Suspus Olmak, Nüfuz Etmek, Yılmak, Gizlenmek, Pusmak, Büzülmek, Saklanmak
Şimdi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı O An, Az Sonra, Yakında, Hazır, Az Önce, Biraz Önce, Demin, Halen
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Ultramodern kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çağüstü
Mukannen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Belli
Batmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boğulmak, Gömülmek, Dalmak, İflas Etmek, Çökmek, Kaybolmak, Dokunmak, Gark Olmak, İncitmek, Kirlenmek, Sançmak, Yemek, Yok Olmak
Tarumar Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dağılmak, Karışmak
Milenyum kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Binyıl
Vesaik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vesikalar, Belgeler
Sportmen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sporcu
Lerzan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Titrek
Berhayat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Canlı, Yaşayan
Katılmış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ek
Buluşma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mülakat
Müstekreh kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İğrenç
İfrite kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cadaloz
Müzakere kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Görüşme, Konuşma, Mütalaa, Danışma
Nevaziş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İltifat
Hırpani kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Derbeder, Perişan, Süfli
Himmet Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kayırmak
Derman kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güç, Takat, Mecal; İlaç; Çıkar Yol, Çare
Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başlamak, Bulunmak, Çıkmak, Geçmek, Tamamlanmak, Yapmak, Yetişmek
Tantanalı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gösterişli, Görkemli, Patırtılı
Soyluluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Asalet
Cila kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Parlatıcı, Gösteriş
Zahife kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sürüngen
İmam Suyu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rakı
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.