Ortak kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Eş, Hissedar, Kuma, Müşterek, İştirakçi, Şerik
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
İtinalı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Özenli
Karalamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yazmak, Çizmek, Leke Sürmek
Mübadele kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değişme, Değişim, Değiş Tokuş
İnsicamsız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tutarsız
Dolaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Belirmek, Devretmek, Dolanmak, Gezinmek, Gezmek
Oksit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pas
Site kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kent, Şehir
Törpü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğe
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Köpürme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Feveran
Neve kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Torun
Uyuz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gicişme, Kaşınma, Kotur
Uygun kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Elverişli, İyi, Makul, Munis, Mutabık, Muvafık, Münasip, Müsait, Şayan, Şık, Tatminkâr, Usturuplu, Yarar, Yaraşıklı, Yerinde, Yakışır, Yaraşır, Uz, Yararlı
Akbaba kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İhtiyar
Manita kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sevgili
Sataşkan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mütecaviz, Saldırgan, Mütearrız
Tutturmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağlamak, Raptetmek, Takip Etmek
Tezyit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Artırma, Çoğaltma
Gıcırı Bükme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anlamsız, Yersiz, Zoraki
Esasi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Temel, Asal, Esas
Yanılgı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hata, Sehiv, Yanlış
Teati kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Verişme
Malulen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sakatlıktan, Hastalıktan, Sökellikten
Hemoroit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Basur
Belgit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Senet, Burhan, Hüccet, Delil
Temel Taşı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dayanak, Esas
Sergi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ekspozisyon, Teşhir, Gösterim, Kilim, Yaygı
Genlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bolluk, Refah
Risalet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Peygamberlik, Yalvaçlık
Darp Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çarpmak
Peçelemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gizlemek
Manyak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düşkün, Müptela
Hayat Hikâyesi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öz Geçmiş
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.