Sataşkan kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Mütecaviz, Saldırgan, Mütearrız
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
İntihap kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Seçim, Seçme
Kocabaş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büyükbaş
Dürülmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Katlanmak, Sarılmak, Toplanmak
Standart kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ölçünlü, Ölçün, Tek Örnek
Gün Gülü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gelincik
Aleyhtar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karşıt
Hadden Artık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşırı
Pişek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pişkin
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Güfte kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Söz
Sitadiye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uzaklıkölçer
Girmelik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Duhuliye
Mebus kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Milletvekili, Saylav
Ayırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Seçmek, Tutmak, Yeğlemek, Açmak, Bölmek, Kesmek, Koymak, Saklamak, Sökmek, Üleşmek, Vermek
Vargı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sonuç
Daha Yakşı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yeğ
Gözetlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gözlemek, Tarassut Etmek, Tecessüs Etmek
Mahkeme Kararı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hüküm
Sükûnet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Durgunluk, Dinginlik, Hareketsizlik, Sessizlik, Huzur, Rahat, Sükûn, Dinme, Yatışma, Devinimsizlik
Revak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üstü Örtülü; Kemer Iltı, Sundurma, Saçak Altı
Kasvet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntı, Gam, Hüzün, Keder
Son kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Akıbet, Geri, Hudut, Nihai, Nihayet, Olanca, Ölüm, Sınır, Uç, Bitim, Etene
Nema kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büyüme, Gelişme, Çoğalma, Faiz, Ürem
Götürüm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sabır, Tahammül
Kadar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değin, Dek, Derece, Gibi, Aşamasında, Derecesinde, Ölçüsünde
Esirmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Delirmek, Sertleşmek
Sayrılık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tutku
Katliam kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kırım, Soykırım, Kırın
Sahne Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Görmek
Cırttan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bodur
Yatkın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yatık, Çürük, Yetenekli, Becerikli, Benimsemiş, Alışmış, Eğilimli
Şalter kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anahtar, Gişe, Çevirgeç
Teavün kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yardımlaşma
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.