Mütefekkir kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Düşünür, Düşünücü
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Tutarga kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sara
Hâkimiyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Egemenlik, Hüküm
Se kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üç
Plaj kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kumsal, Çimerlik, Kumluk
İrsaliye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gönderi
Güz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Payiz, Sonbahar, Hazan
Cedelleşmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çabalamak, Tartışmak, Uğraşmak
Senkron kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eşan, Eşzaman, Eşleme
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Eş Sesli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sesteş, Homonim
Cebe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Silah, Zırh
Uzaktan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şahsen
Abatlaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güzelleşmek, Şenlenmek, Yakşılaşmak
Yürümek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çıkmak, Değişmek, Geçmek, Gezmek, Gitmek, Hareket Etmek, Hücum Etmek, İlerlemek, İşlemek, Kaplamak, Ölmek, Saldırmak
Abra kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Denge, Yük
Beliğ kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Belagatli
Rüşvet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arpa, Alımsa
Sağ Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yaşamak
Devrilmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yıkılmak
Yalınkat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tek Kat, Dayanıksız
Kusur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eksiklik, Noksan, Nakısa, Hata, Ayıp, Özür, Teltik, Yanlış, Arıza, Kabahat, Pürüz, Şaibe, Ağdık, Ağman
Yancık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cep, Kese, Cüzdan
Katmerleşmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Artmak, Çoğalmak
Dağınık Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karışmak
Gözetmen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gözcü
Hilkaten kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yaradılıştan
Tecziye Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cezalandırmak
Evvela kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlkönce, İlkin, Önüç, Önce
Gösterge kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Belirti, İm, İşaret, Nişan, İndikatör, Müşir, Belirtke
Özek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Koçan, Merkez, Yürek, Çekirdek
Çiçek Bozuğu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çopur
Hizmet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Görev, İhtimam, İş, Özen, Kulluk, Tapu, Yumuş, İşlev, Bakım
Beraat Kazandırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aklamak
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.