Münkesir kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Kırgın, Kırık
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Farz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Baş Koşul, Tutma, Sayma, Allah Buyruğu
Müthiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Görkemli, Korkunç, Şaşılacak
Cüret kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yüreklilik, Ataklık, Cesaret
Konservatör kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tutaç, Tutucu
Mavra kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Palavra
Süsler kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tezyinat
Mahrem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gizli, Sırdaş, İçre, İnal
Çırağ kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mum, Kandil, Lamba
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Mizan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ölçü, Terazi, Sağlama
Armada kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Donanma
Metot kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Usul, Yol, Yöntem
Peşin Fikir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ön Yargı
Züğürt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Parasız, Kembağal, Hasta, Pulsuz, Yoksul
İmalat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üretim (ler)
İçten kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Candan, Samimi, Yürekten
Yolsuzluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Suiistimal, Usulsüzlük, Gayrimeşruluk, Sahtekârlık
Mütehassıslık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uzmanlık
Kere kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Defa, Kez, Sefer, Yol
Almak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sahiplenmek, Ayırmak, Kaldırmak, Ele geçirmek, Fethetmek, Satın Almak, İçine Sığmak, Kabul Etmek, Kazanmak, İletilmek, Elde Etmek, Bürümek, Sarmak, Kaplamak, Kısaltmak, Eksiltmek, Yolmak, Koparmak, Temizlemek, Yol Gitmek, Çalmak, Başlamak, Yutmak, Kullanmak, Bağışlamak, Buyurmak, Çekmek, Gidermek, Girmek, Görmek, Koymak, Örtmek, Yok Etmek
Yağar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yağmur
Name kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mektup, Betik
Kıpramak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kıpırdamak
Zulmetmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kıymak, Eziyet Etmek, İşkence Etmek
Remiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sembol, Simge
Tepkime kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Teamül
Sarıkız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Esrar, İnek
Etüt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Araştırma, İnceleme, Mütalaa, Müzakere, Ek Çalışma, Ek Ders
Men Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yasak Etmek, Önüne Geçmek, Engel Olmak
Nitelikler kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Evsaf
Yoksun kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mahrum, Muhtaç
Tamlanan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tümlenen
Kararlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzenli, Azimli, Ölçülü
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.