Mücellit kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Ciltçi, Kapçı
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Yürüyerek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yayan
Esna kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı An, Sıra, O An, O Sıra
Hasımlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düşmanlık, Yağılık
Telef kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozulma, Harap Olma, Yok Etme, Yitirme
Protokol kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anlaşma Tutanağı
İhtiyat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sakınım, Yedek
Depo kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ambar
Turne kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gösteri Gezisi
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Arızasız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düz
Bedbaht kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mutsuz, Talihsiz, Bahtsız, Bahtı Kara, Zavallı
Sandal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kayık
Künde kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzen, Hile, Köstek, Oyun, Tuzak
Cazibe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekim, Hava, Alım, Alımlılık, Çekicilik, Albeni
Değerlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Önem Vermek, İtibar Etmek
Ödeme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İfa, Tediye
İptal Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozmak
Sübut kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gerçekleşme, Kanıtlama, Tanıtlanma, Meydana Çıkma
Arkaik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşnı, Eskil
Düzenlilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Asayiş, Karar
Veledizina kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Piç
Az kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eksik, Noksan, Biraz, Kıt, Seyrek, Birkaç, Dar, Düşük, Mahdut
Grado kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Derece
Baliğ Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Erişmek, Ulaşmak
Pratik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İşlevsel, Kullanışlı, Tatbikî, Teamül, Uygulamalı, Ameliye, Tatbik
Salavat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Salat
Camış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Manda
Çalışma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uğraşma, Mesai, Gayret, Emek, Faaliyet, Himmet, İş
Kancık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dişi, Dönek
Eli Selek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eli Açık, Cömert
Çok Lazımlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Elzem
Nifak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geçimsizlik, Anlaşmazlık, Ara Bozuculuk, Ayırga, Ara Açıklığı, Karıştırıcılık, İkiyüzlülük
Yayıntı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Söylenti, Şayia
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.