Murakabe kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Denetleme, Denet, Nezaret, Teftiş
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
İstismarcı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sömürücü
Desise kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzen, Oyun, Dolap, Hile, Entrika
Gizlilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mahremiyet
Dayanırlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Direnç, Mukavemet
Bireysel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ferdi, Şahsi
Doldurulma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İmla
Kılıf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gömlek
Aşırı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taşkın, Çok Zorlu, Fevkalade, Pek Fazla, Gereğinden Çok, Çılgın, Çok, Hadden Artık, İfrat, Kötü, Lüks, Müfrit, Sivri
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Başkalık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayrım, Fark
Hayal Meyal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Belli Belirsiz
Hava Taşı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gök Taşı
Nefer kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Er, Kişi, Süer, Kimse
Hakir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değersiz, Keyfiyetsiz, Hor, Adi, Aşağı Görülen, Saygı Değmez, Yalımsız
Tefrik Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayırmak
Limit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sınır, Son Had
Sükûnetli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Durgun, Sakin
Hinterland kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Everek, İçbölge
Ar Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Utanmak
Abiye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gösterişli, Tuvalet
Gagayı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Martı
Kalıcı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sürekli, Temelli
Kayınvalide kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaynana
İbibik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çavuşkuşu, Hüthüt
Eleştirmen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Münekkit, Tenkitçi, Eleştiri Yazan, Eleştirmeci
Kolera kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Veba
Kaldırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Almak, Aşırmak, Atamak, Çalmak, Çekmek, Feshetmek, Katlanmak, Lağvetmek, Saklamak, Sıyırmak, Taşımak, Tayin Etmek, Toplamak, Yakışmak
Boduç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bardak
Keskinlikle kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kesinlikle
Tenkit Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eleştirmek
Ak Pak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Parlak, Temiz
Motivasyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güdülenme, İsteklenme
Cebel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dağ; Sahipsiz, Boş Toprak
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.