Muhariyet kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Özerklik
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Departman kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İşbölümü, Bölüm
Yargı Yeri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mahkeme
Çeyrek Altın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çeyrek
Abartmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şişirmek, Büyütmek, Mübalağa Etmek, Artırmak
Çıkar Yol kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çare
Savurmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yaymak, Saçmak, Sallamak, İsraf Etmek, Dağıtmak, Söylemek, Fırlatmak, Dökmek, Boşuna Harcamak
Kutlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kutlulamak, Tebrik Etmek
Tasınlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tahmin Etmek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Kızoğlan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bakire
Anüs kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dışkılık, Şerç
Dürümlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kıvırmak
Sakatlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozmak
Taşınmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çıkmak, Göçmek, Kalkmak, Nakledilmek
Saftirik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Acemi, Budala, Saf
Bulaşkan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yapışkan
Müdür kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yöneten, Yönetici, İdareci, Başöğretmen, Yönetmen
Seda kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ses, Ün
Küf Atmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Küflenmek
Sürür kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sevinç
Akur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kuduz
İkaz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uyarı, Uyarma, İhtar, Tembih, Haberdarlık, Dikkat Çekme
Paralel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Enlem, Koşut, Muvazi
Bezen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bezek, Süs
Saadetli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mutlu
Sucu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Saka
Zerer kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sakınca
Heyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kurul
Yaşamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Durmak, Duymak, Geçinmek, Geçmek, Görmek, Hissetmek, Kalmak, Oturmak, Hayatta Olmak, Sürdürmek, Eğleşmek, Keyif Sürmek, Ömür Sürmek
Lanetli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Melun
Nezih kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Temiz, Ahlaklı
Şehitler kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şüheda
Uğurlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geçirmek, Esenlik Dilemek, Teşyi Etmek
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.