Lanetli kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Melun
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Aşındırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kemirmek, Yemek
Güzide kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Seçkin, Seçme, Seçilmiş
Şatu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taraça
Gönendirmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Huzura Kavuşturmak, Sevindirmek
Aut kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dış
Şişmanlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gelişmek, Kökelmek, Semirmek, Toplanmak
Kazamat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cezaevi
Kaldırma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tahammül
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Oturum kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Celse, İclas, İkamet
Meydan Okumak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rest Çekmek
Almak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sahiplenmek, Ayırmak, Kaldırmak, Ele geçirmek, Fethetmek, Satın Almak, İçine Sığmak, Kabul Etmek, Kazanmak, İletilmek, Elde Etmek, Bürümek, Sarmak, Kaplamak, Kısaltmak, Eksiltmek, Yolmak, Koparmak, Temizlemek, Yol Gitmek, Çalmak, Başlamak, Yutmak, Kullanmak, Bağışlamak, Buyurmak, Çekmek, Gidermek, Girmek, Görmek, Koymak, Örtmek, Yok Etmek
Antagonizma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tezat
İğne kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şırınga
Karakoncolos kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hayalet, Umacı
Hâl kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Davranış, Dert, Durum, Güç, Hatır, Kuvvet, Sıkıntı, Takat, Tavır, Tutum, Vaziyet, Ben, Benek, Puan
Kurmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düşünmek, Hazırlamak, Sağlamak, Tasarlamak, Yapmak, Monte Etmek
Ortaağırlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ortasıklet
Aristokrasi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Soylular, Ayrıcalıklılar
Utanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekinmek, Ekşimek, Haya Etmek, Korkmak, Sıkılmak, Şişmek
Aşiret kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oymak, Uruk, Boy, El, Tayfa
Maket kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Örnek, Taslak
Vukufsuz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilgisiz
Soylular kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zadegân
Okuma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kıraat
Glikoz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şeker
Majör kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büyük, Önemli
Boğuk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kısık
Şahsen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kendi, Bizzat
Sistemli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzenli, Dizgeli
Tatsızlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kavga
Sessiz Harf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ünsüz
Gelin Abla kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yenge
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.