Lanse kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Yansıtma, Tanıtma
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Zıt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karşıt, Ters, Akis, Aksi, Karşı
Parti kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kazanç, Kısım, Vurgun
Bermutat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alışılagelen Biçimde, Her Zaman Olduğu Gibi
Sıkıca kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıkı
Şems kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güneş
Yuva kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ev, Barınak, Kreş, İn
Kocamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İhtiyarlamak, Yaşlanmak
Fakir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fukara, Kembağal, Kimsesiz, Yoksul, Zavallı, Güçsüz
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Matkap kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Delgi, Burgu
Mamulat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ürünler, Mamul
Bayrak Direği kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gönder
Epilepsi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tutarık, Sara
Dışbükey kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tömsü, Konveks, Muhaddep
Ahşap kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kereste, Tahta
Kadıncıl kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zampara
Yükseltmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaldırmak
Okşar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Özdeş
Kökelen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Semiz
Aksaklık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arıza
Anlaklı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zeki
Satır Arası kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İma
Issızlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vahşet
Sayışmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hesaplaşmak, Takas Etmek
Tasdik Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Onaylamak
Balans kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Denge, Muvazene
Kocaoğlan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayı
Mineralojik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bileşikbilimsel
Çarkıt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozuk, Eski, Sakat
Galip kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yenen, Üstün, Baskın, Üstün Gelen, Yenici
Zalim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zulmeden, Acımasız, Gaddar, Cellât, Katı, Kıyıcı
First Lady kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başhanım
Zirai kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tarımsal
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.