Kravat kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Boyunbağı
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Yazman kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kâtip, Sekreter
Bebe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bebek
Yakıt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yakacak, Yanacak
Rant kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Getirim, Lüp
Acil Yardım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlk Yardım
Mübahase Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bahse Girmek, Tartışmak
Çetin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zorlu, Zor, Güç, Sert, Ağır, Müşkül
İnzimam kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Katılma
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Adamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Niyet Etmek, Ayırmak, Nezretmek, Vadetmek
Oymak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşiret, Deşmek, Kazmak, Tayfa, Yemek, Kabile, Hakketmek
Fakir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fukara, Kembağal, Kimsesiz, Yoksul, Zavallı, Güçsüz
Irganmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sallanmak
Talvar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çardak, Hangar
Ağırlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntı, Ağırbaşlılık, Salmak, Baskı, Etki, Kalın, Külfet, Rehavet, Sorumluluk, Takı, Tartı, Yük
Kırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Parçalamak, Katlamak, Öldürmek, Azaltmak, Delmek, Haklamak, İncitmek, Kaçmak, Sındırmak, Uzaklaşmak, Yaralamak, Yok Etmek
Mensucat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dokumacılık, Dokumalar, Tekstil
Mukavemet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Direnç, Direniş, Dayanak, Dayanma
Bone kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başlık
Ağırcanlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tembel
Kararlaştırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kesmek, Tayin Etmek
Köpyak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ehram, Piramit
Yoklamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aramak, Araştırmak, Bakmak, Kontrol Etmek
Caba kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karşılıksız, Bedava, Bundan İlave, Üstelik
Şarkıcı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Solist, Okuyucu, Hanende, Muganni, Muganniye, Aydımcı
Sömürmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İstismar Etmek, Kullanmak
Denli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Derece, Kadar
Jale kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kırağı, Çiğ
Bitiren kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tüketici
Asa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değnek, Baston, Sopa
Tütsülü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bulanık, Karışık
Gözlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Araştırmak, Beklemek, Gözetlemek, İncelemek, İzlemek, Kollamak, Korumak, Müşahede Etmek, Tarassut Etmek, İntizar Etmek
İcar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kira
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.