Kaytaban kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Başıboş
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Tekâsüf Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Toplanmak, Yoğunlaşmak
Başkanlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Riyaset
Lazım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geçişsiz, Gerek, Gerekli, Lüzumlu
Şoför kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sürücü, Haydavcı, Sürücü, Yöndemci, Kaptan
Yerleşmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oturmak
Direnmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Göğüslemek, Karşı Durmak, Üstelemek, Ayak Diremek, İnat Etmek, Israr Etmek, Taannüt Etmek
Düzelmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İyileşmek, Doğrulmak, Güzelleşmek, Uslanmak
Arızasız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düz
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Lehim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaynak
Nakliyat Değişmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aktarma Yapmak
Sürücü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çoban, Şoför
Yaslanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dayanmak, Güvenmek
Sarı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Solgun, Soluk
Şırınga kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İğne, Enjektör
Dışsatım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İhracat
Küsurat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Püsürler, Fazlalık
Şimdi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı O An, Az Sonra, Yakında, Hazır, Az Önce, Biraz Önce, Demin, Halen
Otomatizm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Özdevim
Abıhayat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bengi Su, Dirim Suyu
Şiir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Koşuk, Deyiş, Manzume, Nazım
Maslahatçı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Danışman
Buyruk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Emir, Ferman, İrade, Egemenlik
Uskur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pervane
Vasıl kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Varan, Ulaşan, Birleşen
Çığırtı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çığlık, Yaygara
Azalmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Daralmak, Düşmek, Eksilmek, Kırılmak
Hasta Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hastalanmak
Pekişmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Artmak, Çoğalmak, Katılaşmak, Sertleşmek
Didiklemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Araştırmak
Mahkûm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hükümlü, Mecbur, Cezalı
Doğu Bilimi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şarkiyat
Atımcı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hallaç
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.