Kalıtım kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: İrsiyet, Soya Çekim, Veraset
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Paleograf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eskiyazıbilimci
Tetanos kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kazıklıhumma
Goygoycu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dilenci
Olumlama kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İcap
Sanaatkar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sanatçı
Yorumlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Açıklamak, Yormak, Tefsir Etmek
Serkeş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kafa Tutan, Başkaldıran
Sağ Selamet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Salimen
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Fani kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ölümlü, Geçici, Kalımsız
İntranet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İçağ
Merdiven Korkuluğu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tırabzan
İrticacı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gerici
Yaygın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geniş
Vekil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bakan, Milletvekili, Sözcü, Mebus, Yeke, Temsilci
Gelin Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Evlenmek
Plebisit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Halk Oylaması
Şartlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Koşullamak
Düşüncesince kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İçin
Bölgesel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mahalli, Yöresel, Lehçe
Otomatik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Özdevimsel, Kendiliğinden
Müzayaka kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntı
Aksiseda kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yankı
Taban kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aya, Dip, Döşeme, Kaide, Oturak, Ökçe, Temel, Yaradılıştan, Zemin, Alt
Kavuşum kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İçtima
Göz Hapsi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Göz Tutsağı
Rağmen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bakmayarak, Karşın, Mukabil
Zararlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dokuncalı, Muzır, Tahripkâr, Kötü, Muzır, Olumsuz, Pis
Lehim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaynak
Yatkın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yatık, Çürük, Yetenekli, Becerikli, Benimsemiş, Alışmış, Eğilimli
Süreli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Devrî, Periyodik
Kukla kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gelin
Muktedir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Erkli, İktidarlı
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.