Hasep kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Nitelik
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Utarit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Merkür, Arzıtilek
Oba kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çadır, El, Ova, Yazı
Telhek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Palyaço, Soytarı
Lobi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dalan, Hol
Anılmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hatırlanmak, Yâd Edilmek
Velevki kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Velev
Tutarak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sara
Dengeli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kararlı
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Sekreter kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yazman
Zıt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karşıt, Ters, Akis, Aksi, Karşı
İntizam kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzgünlük, Düzen, Çekidüzen
Düzem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzey
Abone Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sürdürümlenmek, Dadanmak
Üzüntü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Istırap, Acı, Dert, Elem, Ezgi, Gaile, Gam, Karanlık, Kaygı, Keder, Kor, Tasa, Teessür, Usanç, Yara, Yeis, Dem
Kongre kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kurultay
Mütevazı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alçak Gönüllü, Kurumsuz; Gösterişsiz
Ceberut kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Acımasız, Merhametsiz, Zorba
Isıdam kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hamam
Yanıkmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sızlanmak, Şikayet Etmek, İstika Etmek, Tazallüm Etmek
Fotoğraf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kılık, Resim, Suret, Yaçın
Sömürme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İstismar
Güzaf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boş, Anlamsız, Beyhude
Kuldur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çapulcu, Eşkıya, Harami, Haydut, Şaki
İstidat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yetenek, Kabiliyet, Anıklık
Mahrek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yörünge
Longplay kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uzunçalar
Belenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bulaşmak
Periferi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çevre, Kıyı, Uç
Pusat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Araç, Silah
Tanzim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzeltme, Düzenli, Düzgün, Düzenleme, Yasama, Yoluna Koyma
Bilakis kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tersine, Tersine Olarak, Aksine, Yok
Eski kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çaput, Emektar, Ezelî, Külüstür, Paçavra, Sabık, Deneyimli, Tecrübesi Olan
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.