Halkiyat kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Folklor, Halk Bilimi
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Kati kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kesin, Değişmez, Mutlak, Maktu, Somut
Çevre kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Âlem, Belde, Çember, Daire, Dolayı, Dünya, Etraf, Hava, Muhit, Ortalık, Ufuk
Kısıtlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mahdutlaştırmak, Sınırlamak, Tahdit Etmek, Hacir Altına Almak
Antrparantez kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayrıca, Ayraçta, Söz Arasında, Sırası Gelmişken, Söz Açılmışken, Akla Gelmişken, Konuyla İlgisi Olmaksızın
Razı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uygun Bulan, Benimseyen, İsteyen, Onaşmış, Onaşık
Kayran kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alan
Baskı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Basılış, El, Neşir, Tahakküm, Tazyik, Yumruk, Zor
Eda kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hal, Davranış, Hava, İşve, Naz, Şive, Tavır, Verme, Ödeme
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Kebap kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yanık
Abonman kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sürdürüm
Zorlaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Daralmak
Kibarlaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İncelmek
Antikite kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlkçağ
Çaşıt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ajan, Casus
Büzüşmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlişmek, Kırışmak
Muhkem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dinç, Gürbüz, Katı, Kıskıvrak, Sağlam, Tıkız, Sağlamlaştırılmış, Berk
Sultanlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Padişahlık, Saltanat, Ergi, Mazhariyet
El Uzluğu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Maharet
Sağlamlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Metanet
İstem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arzu, Talep
Arı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Duru, Temiz, Saf, Katışıksız, Katkısız, Halis, Öz, Salt
Vizite kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hekim Hakkı, Muayene Ücreti
Konuşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Diyalog, Söyleşmek, Danışmak, Sohbet Etmek, Söz Söylemek, Söz Etmek, Bahsetmek
Kasem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ant, Yemin
Değişiklik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tadil
Deni kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alçak (Kimse)
Onalmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şifa Bulmak
Demirhindi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hasis, Pinti
Çırpınmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Debelenmek
İkilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anlaşmazlık, Tefrika
Yaşarmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nemlenmek, Islanmak
Klakson kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Korna
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.