Halk kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Ahali, El, Kamu, Folk
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Açık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aleni, Belirgin, Açılmış, Serbest, Aşikâr, Berrak, Boş, Çıplak, Münhal, Sarih, Somut, Vazıh, Zahir
Gıybet Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yermek
Saha kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alan, Arsa, Meydan, Yakut
Utku kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zafer, Yengi
Hasebiyle kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dolayısıyla, Ötürü, Den Ötürü
Çiftçi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tarımcı, Ziraatçı, Rençper, Irgat, Gündelikçi, Eğner, Tarım İşçisi, Ekinci
Çekmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Almak, Asmak, Atmak, Dayanmak, Döşemek, Emmek, Germek, Giymek, İçmek, Kaldırmak, Katlanmak, Koymak, Öğütmek, Örtmek, Sarmak, Söylemek, Taşımak, Vurmak, Yollamak
Efe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağabey, Kabadayı, Yiğit, Zeybek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Yerküre kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yeryuvar, Dünya
Karşılamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Durdurmak, Gitmek, Önlemek, Tekabül Etmek, İstikbal Etmek
Teneklik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağ
Kazıbilim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arkeoloji
Atama kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taşıma, Nakil, Tayin
Çıyan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hain
İyileştirmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaldırmak
Cefengiyat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ivır Zıvır, Yave, Zırva
Savsamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Savsaklamak, Sermek
Zeybek Havası kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zeybek
Ayıraç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Miyar
İman Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnanmak
Obje kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nesne
Otoriter kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yetkeci
Alakasız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlgisiz
Hareketsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Durgun, Ölü, Tek, Sabit
Pat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yassı, Basık
Aşağılamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hakaret Etmek, Tenezzül Etmek, Tezellül Etmek, Boyamak
Mudi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yatırımcı
Tıkaç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tıpa
Çapalamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bellemek, Ketmenlemek
Ön Söz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mukaddime
Ürkekçe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ürkek
Zararlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dokuncalı, Muzır, Tahripkâr, Kötü, Muzır, Olumsuz, Pis
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.