Efe kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Ağabey, Kabadayı, Yiğit, Zeybek
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Demek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Buyurmak, Düşünmek, Erişmek, Saymak, Ummak, Yeltenmek, Ses Çıkarmak, Söylemek, Söz Söylemek, Şu Halde, Öyleyse
Köy Yeri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Köy
Mesabe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değer, Derece, Rütbe
Bağnaz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yobaz, Fanatik, Dar Kafalı, Mutaassıp
Çokgen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kapalı Düzlem, Mudaila
Mihenk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mehenk, Denektaşı
Söylemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anlatmak, Konuşmak, Ayıtmak, İfade Etmek, Haber Vermek, Yazmak, Düzmek, Önceden Bildirmek, Tahmin Etmek, Sipariş etmek, Hatırlatmak, Atmak, Beyan Etmek, Buyurmak, Çekmek, Çıkarmak, Dökmek, Kaydetmek, Lütfetmek
Milletvekili kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mebus, Vekil, Saylav
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Direnim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnat
Tasdik Ettirmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Onaylatmak
Revzen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pencere
Garabet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Elginlik, Tuhaflık, Yabansılık, Gariplik
Yıpramak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İncelmek
Dren kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ark
Çağlayık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaynak, Kaynarca
Dırıltı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekişme
Görülmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rastlanmak, Seçilmek
Çalışma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uğraşma, Mesai, Gayret, Emek, Faaliyet, Himmet, İş
Tenakus kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Azalma
Transport kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aktarım, Taşımacılık, Nakil, Nakliyat
Karşılık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bedel, Cevap, İvaz, Mukabele, Ödenek, Tahsisat, Taviz, Yanıt, Ayrı İti
Okyanus kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Umman, Talay
Celil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ulu, Çok Büyük
Kıvanç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sevinç, Haz, Övünç, Güvenç, İftihar, Mefharet
Nebze kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Az, Bir Parça, Pek Az
Topallamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aksamak
Zırtapoz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaçık, Delice
İpucu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Belirti, Delil, Emare, İz
İştahlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İstekli
Yazı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ova, Düz Yer, Ova, Kır, Alfabe, Yazma İşi, Makale, Yazgı, Hat, Mektup, Kader
Salih kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yarar, Elverişli, İyi
İpotek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Girev, Tutu, Rehin
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.