Gür kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Bol, Verimli, Feyyaz
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Öfkeli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hırslı, Kızgın
Muvaffak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başarmış, Başarılı
Bilgiç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilgili, Ukala
Evren kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Âlem, Cihan, Kâinat, Zaman, Ulu, Felek
Akilâne kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Akıllıca
Bağımlılık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tabiiyet
Utmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yenmek, Yutmak, Ütmek
Münasebetsizlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Saygısızlık
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Köşker kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yemenici, Ayakkabı Tamircisi
Check-İn kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Giriş İşlemi
Kudurganlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Azgınlık
Geçilmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bırakmak, Terk Etmek
Yalınkat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tek Kat, Dayanıksız
Cinlenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öfkelenmek
Ban Ağacı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sepetçi Söğüdü, Sorgun
Sürmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uzatmak, Götürmek, Dokunmak, Bitmek, Çekmek, Çıkmak, Dökmek, Gitmek, Salmak, Serpmek, Sevk Etmek, Vurmak, Yaşamak, Yeşermek
Onarmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzeltmek, Tamir Etmek, Yapmak
Lacerem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Elbette
İzleyici kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Seyirci
Muhataralı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tehlikeli
Avlu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hayat
Koordine kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eşgüdümsel, Eşgüdümlü
Çıkın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bohça
Ebat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boyut, Boyutlar, Mikyas, Ölçü
Kabarık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Engebe, Şiş
Gezmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Seyran Etmek, Dolaşmak, Başvurmak, Bulunmak, Dolanmak, Gitmek, Görmek, Yürümek
Yürek Darlığı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntı, Üzüntü
Yüz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Surat, Sima, Çehre, Beniz, Bet, Kap, Kopya, Satıh, Suret, Taraf, Utanma, Üzeri, Yan, Yüzey, Cüret, Ön Taraf, Görünüş, Cephe
Susak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aptal, Salak, Susamış
Gücük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bodur, Kısa
Çökertme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cep
Hoppa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hafif, Havai, Delişmen, Serbest, Koket
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.