Gözükme kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Tezahür
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Tesniye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İkil
Kimyasal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kimyevi
Aşçı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ahçı, Aşpaz, Lokanta
Beyinsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Akılsız
Tesir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Etki, Dokunma, Zarar Verme
Teâlâ kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yüce
Sanat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Konuşma, Zanaat
Feylesof kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Filozof, Düşünür
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Münasebet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alışveriş, Gerekçe, İlişik, İlişki, Neden, Sebep, Temas, Vesile, Bağıntı, İlgi, Yakınlık, Uygunluk
Edebiyatçı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yazıncı, Yazınbilimci
Melez kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kırma, Karma, Hibrit, Karışık, Katışık, Kırık, Alaşman,
First Lady kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başhanım
Yazma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tahrir, Yazma Nüsha, Kabakulak, Kompozisyon, Çit, Değirmi, Baş Örtüsü, Yemeni
Payan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nihayet, Son, Sonuç
Mülhem Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Esinlenmek
Antiparantez kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Antiparantez değil, doğrusu; Antrparantez: Ayrıca, Ayraçta, Söz Arasında, Sırası Gelmişken, Söz Açılmışken, Akla Gelmişken, Konuyla İlgisi Olmaksızın
Neoplazma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ur
Gayrimenkul kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Emlak
Bone kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başlık
Porsumak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pörsümek
Kifayetlenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yetinmek
Şimşek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Parıltı
Ira kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karakter, Seciye, Öz Yapı, Kişilik
Vatvat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yarasa
Takım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cihaz, Dest, Grup, Küme, Set, Zümre, Ekip, Trup, Tür, Çeşit, Dizge, Sistem
Himaye Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Esirgemek, Gözetmek, Kayırmak, Kollamak, Korumak
Karartı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Siyahlık
Savurgan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müsrif, Bedharç, İsrafçı
Koyuntu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Keder, Sıkıntı, Üzüntü
İstifra Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kusmak
Bloke Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Durdurmak
Laborant kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Deneylikçi
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.