Göz Gezdirmek kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Göz Atmak
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Tümsayı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Adedi Mürettep
Erek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Amaç, Gaye, Hedef, Maksat, Murat
Sehven kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yanlışlıkla
Ekspansiyonist kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yayılımcı
Manidar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anlamlı, Manalı
Baş eğme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boyun Eğme, Baş eğim, İtaat, Teslimiyet
Ötmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şakımak
Bet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yüz, Çehre, Kötü, Çirkin, Beniz, Sıfat
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Ubudiyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kulluk, Kölelik
Düğümlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağlamak
Belirme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tebarüz, Tezahür
Kira kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İcare, İcar
İçerlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alınmak, Bozulmak, Kırılmak
Rahimsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Acımasız, Merhametsiz
Cevdet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İyilik, Saflık, Kusursuzluk
Bentlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kenetlemek
Gıcırtı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Protesto
Enayi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Avanak, Budala, Giç, Ördek, Sarsak, Bön
Yapınmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Özenmek
Katlanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tahammül Etmek, Dayanmak, Çekmek, Dözmek, Götürmek, Hazmetmek, Kaldırmak, Taşımak, Yutmak
Tutar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Miktarı Baliğ, Meblağ Tutarak
Seyran kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gezinme, Gezme
Delice kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şahin
Zayıflık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıskalık, Cılızlık, Arıklık, Çelimsizlik, Enezlik, Yetersizlik, Zaaf, Zafiyet
Yolukucu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bulaşıcı
Apaçık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Belli, Görünür, Çıplak
Ufuk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çevre, Görüş, İhata, Gözerimi, Çevren
Hüsran kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zarar, Ziyan
Değiştirilmiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değişik
Aza kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Organ, Uzuv, Üye
Damar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Huy, Soy, Yaradılış, Borucuk
Kesret kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bolluk, Çokluk
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.