Göymek kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Yakmak
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Temaşaya Koymak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sahnelemek
Ataerkil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pederşahi, Patriarkal, Atahakan
Zarfında kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İçinde
Zanlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sanık, Şüpheli
Demirbaş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Avadanlık, Envanter
Sedimatolojik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tortulbilimsel
Fevkaladelik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Olağanüstülük
İnkâr kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yoksayım, Olumsuz, Gizleme, Yadsıma
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Hırsız Anahtarı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Maymuncuk
İtham Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Suçlamak
Taalluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlişik, İlgi
Ezelî Takdir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yazgı
Lep kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dudak, Kenar
Andız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Servi
Esef Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hayıflanmak
Sibernetik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güdümbilim
Göçük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çökme, Çökük, Yıkıntı, Çöküntü
Sakınmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Korkmak, Çekinmek, Esirgemek, Gözetmek, İhtiyat Etmek, Korumak
Yıldırak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şimşek, Parıldayıcı
Soğurmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Emmek
Gücenik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Küskün
Çalgı Orağı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tırpan
Raci Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dayanmak, Dokunmak, İlgilenmek
Açgözlük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Harislik, Heves, İhtiras, Tamahkârlık
Uygun kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Elverişli, İyi, Makul, Munis, Mutabık, Muvafık, Münasip, Müsait, Şayan, Şık, Tatminkâr, Usturuplu, Yarar, Yaraşıklı, Yerinde, Yakışır, Yaraşır, Uz, Yararlı
Vahi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boş, Saçma
Üremek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Artmak, Çoğalmak, Türemek, Yetişmek
Yüküm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zor, Mecburiyet, Mükellefiyet
Kıyın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zulüm
Eşarp kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Atkı, Baş Örtüsü
Naşir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yayan
Sunmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arz Etmek, Yollamak, Göndermek, Takdim Etmek, Tanıtmak, Çıkarmak, Tutmak
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.