Gibi kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: İmişçesine, Benzer Biçimde, Teki, O Anda, Tam O Sırada, Hemen Arkasından, Kabil, Kadar
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Gönül Belası kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dert
Hürmet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Saygı
Müstear kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Lakap, Takma
Söz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alay, Güfte, Kelam, Kelime, Laf, Lafız, Lakırdı, Lakırtı, Lügat, Nazire, Nutuk, Söylenti, Sözcük
Evlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hanelik
Yamaç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yan, Bayır, Huzur, Kat, Ön, Yakın
Çökük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Göçük
Felaket kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yıkım, Bela, Afet, Kaza, Ateş
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Düşünme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hatır, Tefekkür
İkaz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uyarı, Uyarma, İhtar, Tembih, Haberdarlık, Dikkat Çekme
Lazıme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gerekçe
Küsmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Darılmak
Tanin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tınlama, Yankı, Çınlama
Kıvırcık Marul kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kıvırcık
Beraber kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Birlikte, Bir arada, Denk, Eşit
Murabba kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dördül, Dörtgen, Kare, Reçel
Usulsüzlük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yolsuzluk
Ehliyetli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tam, Yeterli
Hoppa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hafif, Havai, Delişmen, Serbest, Koket
Kak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pestil
Ortak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eş, Hissedar, Kuma, Müşterek, İştirakçi, Şerik
Murat Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dilemek, İstemek
Bir Nebzecik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Küçücük
Nezaketsizlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kabalık
Garplı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Batılı
Çağrıcı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mübaşir
Şan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ün, Saygınlık, Yücelik, Gösteriş, San, Şöhret, Büyüklük
Vıcık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yumuşamış
Dayanma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Direnç, Direniş, İstinat, Metanet, Mukavemet
Hortlak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hayalet
Mutluluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Devlet, Saadet, Sevinç, Ongunluk
Godoş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pezevenk
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.