Genelleme kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Tamim
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Vıcık Vıcık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değersiz, Sıvık
Aforizm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Özdeyiş
Branş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alan, Dal, Kol, İhtisas
Ateşperest kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mecusi, Ateşe Tapan
Sinirlendirmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Germek, Kızdırmak
Tasarruf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Biriktirim, Tutum, Kullanma Yetkisi, Para Biriktirme, Artırım
Mükellefiyetli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yükümlü
Sahne kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Görüntü, Oyun, Oyunluk, Podyum, Görüntü, Bölüm
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Münekkit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eleştirmen, Tenkitçi
Takatuka kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gürültü, Patırtı; Takoz; Kül Çanağı
Sağınmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Darıkmak, Özlemek
Ölümlülük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fena
Kolektör kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Toplaç, Toplayıcı
Tentene kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dantelâ, Dantel
Hakça kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doğrulukla
Murakıp kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Denetçi
Setretmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gizlemek
Cinlenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öfkelenmek
Yalın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sade, Alev, Basit, Bezeksiz, Çıplak, Dal, Düz, Süssüz, Burhan
Komutanlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kumandanıık
Telepatik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uzduyumsal
Büyük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aka, Geniş, Yetişkin, Önemli, Ülken, Makro, Çok, Koca, Kocaman, Kodaman, Muhteşem, Yüce
Şarkıcı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Solist, Okuyucu, Hanende, Muganni, Muganniye, Aydımcı
Merkez kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Orta, Tarz, Biçim, Özek, İçre, Ortalık, Göbek, Mihrak, Odak
Dağılmış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozgun, Mahlul
İbraz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ortaya Koyma, Gösterme
Çerenci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Farfara
Damıtıcı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İmbik
Mukavva kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karton, Kapak
Tırsmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekinmek, Korkmak, Ürkmek
Cerime kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Faul
Bostan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bahçe
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.