Frengi kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Yenirce, Sifilis
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Sitem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çıkışma, Gücenme, Yakınma
Pisik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Göcen, Kedi
Selim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dürüst, Doğru, Kusursuz
Santimantalist kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Duygusalcı
Firar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaçma, Kaçış, Kurtulma
Tatbik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ameliye, Pratik, Yerine Getirme, Kullanma, Karşılaştırma, Uygulama
Paydaşlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İştirak
Serili kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yayılmış, Serilmiş
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Meclis kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kamutay, Divan, İclas, Toplantı, Yığıncak
Dermek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Derlemek, Toplamak, Teker Teker Toplamak, Devşirmek
Dilmaç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çevirici, Çevirmen, Tercüman
Kırıcı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaba, Gücendirici, Acı, Ağır, Keskin
Ders Programı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müfredat Programı
Koyulaştırma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Teksif
Rasat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gözlem
Duygulanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mütehassis Olmak
Nefret kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tiksinme, İğrenme, Çiğrinme
Sızlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vızıldamak, Yakınmak
Katlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bükmek
Komşu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bitişik, Mücavir
Ödeme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İfa, Tediye
Softalık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağnazlık
Ders kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilgi Verme İşi, Çimke, Öğüt, İbret, Öğretici İz, İhtar, Muhazara
Öndelik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Avans, Peşin
Banlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Horoz Gibi Ötmek, Bağırmak, Haykırmak
Zehretmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıkmak, Üzmek
Kapela kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şapka
Bunalım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Buhran, Kriz, Bunluk
Otokton kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yerli
Sesteş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eş Sesli
İndividüalist kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bireyselci
Kaplan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pars, Pelenk
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.