Eprimek kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: İnhilal Etmek; Bozulmak; Yumuşamak; Erimek
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Yaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ferace
Sentetik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bileşik, Yapay, Bileşimsel
Hint Kozu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hindistan Cevizi
Acemi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Toy, Bilgisiz, Deneyimsiz, Yabancı, Amatör, Müptedi, Tor
Parşömen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tirşe, Kâğıt
Keher kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doru
Top kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tamamen, Tomar, Toparlak
Programcı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İzlenceci, Yapımcı
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Noksan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eksik, Eksiklik, Kusur, Natamam, Yarım
İhmal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boşalma, Savsaklama, Dikkatsizlik, İtinasızlık, Lakayıtlık, Önem Vermeme
Kinci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kindar
Endeksli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağlı
Öğrenim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Maarif, Tahsil
Hayallemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hayal Etmek
Zorunluluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mecburiyet, Zorunluk, Zorunlu Olma, Mecburluk, Mecburilik, Zaruret, Iztırar, Zarurilik
Sağtöre kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ahlak
İmtiyaz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayrıcalık, Muafiyet, Bırakı, Gedik
Uygulamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tatbik Etmek, Vurmak, Yapmak
Işıldak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Projektör
Lerzan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Titrek
Kan Basıncı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tansiyon
Alegori kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yerine
Melanet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büyük Kötülük, İlenilecek İş
Flama kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sancak, Alev
Geçişli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tesirli, Nesneli, Müteaddi
Pasaklı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kirli, Dağınık, Düzensiz, Çapaçul
Önerge kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Teklif, Takrir
Terminolojik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Terimbilimsel
İlelebet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ebediyen, Sonsuza Dek, Ebedî
Dizmen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mürettip
İstikrarsız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dengesiz
Tanılamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tanımak, Teşhis Etmek
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.