Eğitim Sitesi

Dövüş kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

red Dövüş kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Kavga, Şike

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Baştan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tekrar, Yeniden

Çıngı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Elektrik, Kıvılcım, Parça, Zerre

Erkânıharp kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kurmay

Azıcık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Biraz

Şüphecilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kuşkuculuk

Belirmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tebellür Etmek, Tezahür Etmek, Tebarüz Etmek, Sarahat Kesp Etmek, Dolaşmak, Peyda Olmak, Teşekkül Etmek, Uçmak, Uyanmak, Zahir Olmak

Degaje kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Açık, Geniş, Serbest

Protesto kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kınama, İhtarname, Reddetme, Gıcırtı, Kabul Etmeme

Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü

İman kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnanç, İnan

Çığıltılı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cırtlak

Kapital kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sermaye, Anamal, Başmal, Meta, Resülmal

Dikleşmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dikelmek

Gedmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Delmek

Görüşmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yarenlik Etmek, Sohbet Etmek; Ahbaplık Etmek; Müzakere Etmek

Köylük Yer kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Köy

Kupür kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kesik

Vahi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boş, Saçma

Kitabe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yazıt

Şeker Hastalığı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şeker

Tekrir Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tekrarlamak

Mütekârip kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yakınsak

Fit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ödeşme, Razılaşma

Fren kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Durduraç, Eğleç

Tezgâh kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Piştahta, Tersane

Yaşlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İhtiyar, Karı, Koca, Pinpon, (Göz) Sulanmış

Tamamlanmış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tamam

Mahsur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kuşatılmış, Çevrilmiş, Sarılmış

Bili kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilgi

Köpürme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Feveran

İnikâs Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yankılanmak, Yansımak

Ciddi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağırbaşlı, Gerçek, Salmaklı, Tehlikeli, Endişe Veren, Ağır, Vahim, Kritik, Gülmeyen, Güvenilir, Sağlam, Önemli, Vahim, Vakur, Veznin

Programsız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İzlencesiz

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğünde 18988 Kayıt Bulundu.