Diyanet kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı:
Dinişleri, Dinselcilik, Din, Din İşleri, Dindarlık
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Utanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekinmek, Ekşimek, Haya Etmek, Korkmak, Sıkılmak, Şişmek
Pragmatik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yararsal
Zihinden kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zihnen
Hikâye Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Söylemek
Tahassun kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sığınma
İare kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğreti, Ödünç
Organik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doğal, Örgensel, Tabii, Uzvi
Test Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Denemek, Ölçmek, Sınamak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Tacizlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tedirginlik
Direktör kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yönetici, Yönetmen, Müdür
Memul Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Beklemek, Ummak
Nesilsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Soysuz
Kömek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muzaheret, Torpil, Yardım
Kâşif kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bulgucu, Bulan, Bulucu, Keşfeden, Açınlayıcı
Fidan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dikme Fidye
Kırıntı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kırık
Telmih kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anıştırma, İham, İm, İşare, İmleme
Tümsekli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dışbükey, Kabarık
Yakasız Gömlek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kefen
Daltonizm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Renk Körlüğü
Tekne kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gemi
İdareli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tutumlu
Bravo kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aferin, Yaşa
Direktif kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yönerge, Talimat
Semi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İşitme
Çağa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bebek, Çocuk
Keder kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Istırap, Izdırap, Acı, Bulut, Dert, Elem, Gaile, Hüzün, Kasvet, Sıkıntı, Tasa, Üzüntü, Zehir
Uzamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnmek
Planlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hesaplı, Ölçülü
Vaka kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Olgu, Olay, Hadise
Tenezzül Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Layık Bilmek, Layık Görmek
Alacalı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alaca
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.