Dipdam kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Hapishane
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Miat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Süre
Uzmanlaşma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İhtisas
Kararlama kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tahminen, Tahminî, Takribî
Kalık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eksik, Kalmış, Noksan
Harbe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Harbi
Mükâfat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ödül, Prim, İkramiye
Hayatta Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yaşamak
Kalpsizlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Merhametsizlik
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Rahatsız Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tırmalamak
Aymak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayılmak, Uyanmak
Güdücü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çoban, Sürücü
Şaşkın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şaşırmış, Budala, Hindi, Sersem, Akılsız
Kürü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Havyar
Topaç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fırfıra, Fırlangıç
Pişek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pişkin
Endişelenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaygılanmak
Bağış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Teberru, Hibe, Yardım, Armağan, İane
Belki kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muhtemel olarak, Olabilir Ki, Olsa Olsa, İhtimal, Tersine Olarak
Bakır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mes
Mucit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kılgıcı, Buluşçu, Bulman
Ağızlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Huni
Varak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yaprak, Varaka
Cihanşümul kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Evrensel
Dikkatsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Savruk, Dalgın, Özensiz, İhmalkâr
Operatör kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cerrah, İşletmeci, Onman, Hekim, Teknisyen
Fiyat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Paha, Değer, Eder, Bedel, Maliyet, Masraf, Hediye, Yükselmek
Sandalye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İskemle, Koltuk, Kürsü, Makam, Mevki, Orun
Soğutkan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Soğutucu
Aksi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ters, Zıt, Menfi, İnatçı, Hırçın, Huysuz, Karşıt, Titiz, Geçimsiz, Kötü, Münasebetsiz, Olumsuz, Suratsız
Mangır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Para
Müziç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıcı
Başkalaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değişmek, Farklılık Kazanmak, İstihale Etmek, Bozulmak
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.