Deyiş kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Üslup, İfade, Tabir, Telaffuz
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Çikolata kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İtimil
Ferih kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Neşeli
Çalkanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Coşmak
Kokoroz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mısır
Cimri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pinti, Hasis, Eli Sıkı, Ekti, Kısmık, Nekes, Sıkı, Varyemez
Olabilir Ki kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Galiba
Sakinlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sakinleşmek
Ferah kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntısız, Sevinçli, Geniş, Bol, Hafif, Sevinç, Sevinçlilik, Havadar, Aydınlık, İç Açıcı (Yer)
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Akla Yatkın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Makul, Uygun
Alnaç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cephe
Zakkumlaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Acılaşmak
Yakınmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağlamak, Koymak, Sızlamak, Sızlanmak, Şikayet Etmek
Ataerkil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pederşahi, Patriarkal, Atahakan
Dönmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geri Gelmek, Vazgeçmek, Caymak, Benzemek, Burulmak, Değişmek, Devretmek, Dönüşmek, Hatırlamak, Kayıtmak, Kesilmek, Sapmak, Yönelmek
Bent kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Set, Bağla, Germeç, Büğet, Bağ, Baraj, Eklem
Analitik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çözümsel
Lenk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aksak, Mıymıntı
Teşri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yasama
Serpiştirmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Serpmek
Eklenmiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ek, İlişik
Cırcır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fermuar
Epilepsi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tutarık, Sara
Yalaza kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yalım, Alaz, Alev
Kademe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşama, Basamak, Derece, Pille
Vira Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Almak, Toplamak
Kısmet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ülüş, Kader, Nasip, Şans, Talih
Provokatör kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kışkırtıcı
Tahkiye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öyküleme, Anlatı
Sükse kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başarı, Gösteriş, Çalım, Hodpesentlik
Asabilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sinirlilik
Dökmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Akıtmak, Açıklamak, Açığa Vurmak, Bırakmak, Boşaltmak, Düşürmek, Harcamak, İfşa Etmek, Kullanmak, Ödemek, Saçmak, Salmak, Sarf Etmek, Serpmek, Söylemek, Taşımak, Yakmak
Misafir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Konak, Konuk
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.