Cephe kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Taraf, Yan, Yön, Yüz, Alnaç, Alın
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Baltalamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sabote Etmek
Kavurmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kızartmak, Kurutmak, Mahvetmek, Yakmak, Yok Etmek
Kulübe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çatanak, Köşk
İstikraz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Borç, Ödünç
Akut kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İleri
Ayrılık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hicran, İhtilaf
Mendil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Suluk, Yağlık
Acımaz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zalim
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Çekül kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şakul
Vahim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tehlikeli, Ağır, Ciddi, Korkulu
Kâhil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Erişkin
Yaka kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kıyı, Sahil, Kenar, Semt, Taraf, Yakalık
Özdevim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Otomatizm
Bes kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kâfi, Ya, Yeter
Sabretmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dayanmak, Hazmetmek, Katlanmak
Artmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çoğalmak, Değeri Yükselmek, Pahalılaşmak, Fazlalaşmak, Çıkmak, Kaynamak, Üremek, Yükselmek
Elinin Körü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kötü
Aliyyülâlâ kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mükemmel
Savurmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yaymak, Saçmak, Sallamak, İsraf Etmek, Dağıtmak, Söylemek, Fırlatmak, Dökmek, Boşuna Harcamak
Üflemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üfürmek
Yarılmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Patlamak
Terbiyeci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğitimci
Nazar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bakış, Göz, Göz Değme
Kitapsaray kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kütüphane
İsyan Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayaklanmak, Başkaldırmak
Tren kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şimendifer, Katar
Saltanatlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Görkemli, Gösterişli
Anlaşmazlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İhtilaf, Aykırılık, Geçimsizlik, Birleşmezlik, Uyuşmazlık
Gözetçi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bekçi
Kemirmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yemek
Başka kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Diğer, Ayrı, Değişik, Farklı, Özge, Öbür, Sair
Çekidüzen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İntizam, Nizam, Düzenlilik, Özen, İtina
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.