Birden kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Ani, Aniden, Ansızın, Çabucak, Gafleten, Yekten, Bir Defada, Birlikte, Apansız
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Cidal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uğraşma, Savaşma, Cenk, Çekişme, Ağız Kavgası
Böbürlenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büyüklenmek, Övünerek Kabarmak, Kurulmak
Meriyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yürürlük
Cesaretsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yüreksiz, Çekingen
Medeni kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kültürel, Uygar
Stabilizasyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dengeleme, İstikrar
Tabl kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Davul
Kalbur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Elek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Analiz Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çözümlemek
Vürut kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gelme
Kahveyi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kahverengi
Salâh kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzelme, İyileşme, İyilik
Katmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eklemek, Beslemek, Karıştırmak, Koymak, Salmak, Ulamak, Vermek, İlave Etmek
Televizyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İzleç, Sınalgı
Konfirme Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Onaylamak
Orta Mektep kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ortaokul
Ürkün kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Korku, Panik
Engel Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alıkoymak, Çelmek, Göğüslemek, Menetmek, Önlemek
Mahzur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sakınca, Engel, Çekince, Sonuç Kötülüğü
Takatuka kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gürültü, Patırtı; Takoz; Kül Çanağı
Abartma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlave, Şişirmece, Mübalağa Etme
Tanımamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Reddetmek
Münfesih kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozulmuş
Kargo kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yük
Mesnet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dayak, Dayanak, İstinat, Makam, Mevki, Orun
Sarrafiye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sarraflık, Baş
Savsöz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Propaganda Sözü, Slogan
Melül kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üzgün, Bezgin
Payvant kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Köstek
Kaydetmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Söylemek, Yazmak, Yazımlamak, Saptamak, Almak, Karşılamak, Not Etmek
Dağıtıcı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müvezzi; Distribütör
Kimyasal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kimyevi
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.