Bibliyografi kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Kaynakça
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
İsabetsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yersiz
Dipnot kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Haşiye, Esletme
Cımbar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Filiz, Sürgün
Tıngıldamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tıngırdamak
Kestane kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şabalıt
Tafra kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Böbürlenme
Kabiliyetsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yeteneksiz, Beceriksiz
Altın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değerli, Kızıl, Zer
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Yapıt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eser, Kitap, Mahsul, Yayın, Ürün
Aktris kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oyuncu
Küfretmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Okumak, Sıvamak, Sövmek
Antiparantez kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Antiparantez değil, doğrusu; Antrparantez: Ayrıca, Ayraçta, Söz Arasında, Sırası Gelmişken, Söz Açılmışken, Akla Gelmişken, Konuyla İlgisi Olmaksızın
Yolcu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geçici
Siperlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Siper
Arızalı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozuk, Dalgalı, Engebeli
Mantinota kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Metres
Müsaade kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İcazet, İzin, Ruhsat, Yarış, Yarışma
Pisi Pisine kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boşuna
Pub kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İçkilik
Sarsalamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sarsmak
Sivilize kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uygar
Kıtlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İncitmek, Isırmak
Tarası kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yandaş
Salahiyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yetki
Lakin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ama, Ancak, Fakat
Yardımsever kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hayırsever
Konjonktivite kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Göz Yangısı
Hastane kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sağlık Evi
Sağ Selamet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Salimen
Kavşak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağız
Ağırlaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fenalaşmak, Kötüleşmek, Bozulmak, Yavaşlamak
İptida kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başlangıç, En Önce, İlk Önce, İlkin
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.