Bahis kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Konu, Mevzu, Öcür, Söz, Laf
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Gerekli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Lazım, Lüzumlu, Vacip, Zaruri
Çöküntü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çökme, Enkaz, Göçük, Kriz, Teressübat, Depresyon
Gazap kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öfke, Kızgınlık, Hiddet, Hınç, Hışım
Lakırtı Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Konuşmak
Tayyare kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uçak
Sertifika kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Belge, Başarı Belgesi, Tasdikname
Yaraşan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Layık, Yaraşıklı
Cin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Akıllı, zeki, Uyanık Kimse
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
İmdat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Medet, Yardım
Anlaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uyuşmak, Sözleşmek, Kavilleşmek, Bağdaşmak, Kaynaşmak, Uzlaşmak, Barışmak, Geçinmek
Anaforcu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bedavacı
İftihar Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Övünmek
Mas kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Soğurma, Emme
Farzımuhal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Olmayacak Şey Ama Tutalım Ki
İstismar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sömürme, Yararlanma
Ortaklaşa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İşbirlikli, Kolektif, Müştereken, Birge, Birlikte
Yetişmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bitmek, Büyümek, Dayanmak, Erişmek, Gelişmek, Gitmek, İdare Etmek, Olmak, Öğrenmek, Takip Etmek, Ulaşmak, Uzanmak, Üremek, Varmak, Vasıl Olmak, Kafi Gelmek
Nezaketsizlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kabalık
Buhar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Buğu
Sezgi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Feraset, His, Tehaddüs
Kocalmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kocamak, Yaşlanmak
Zam kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Artırma, Ekleme, Katma
Alavere Dalavere kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hile
Sebep kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İllet, Menşe, Münasebet, Neden, Saik, Vesile, Gerekçe
Korunan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mahfuz
Toraman kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tombul, İri Yapılı, Genç İrisi
Girev Götürmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Haczetmek
Var Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çıkmak, Durmak, Yaşamak, Yatmak
Gerçekçilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Realizm
Tel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Lif, Makara
Toprak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arazi, Kara, Ülke, Zemin, Bölge, Tarla
Prese kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıkılmış
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.