Ağartmak kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Beyazlatmak
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Muktedir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Erkli, İktidarlı
Bönce kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Budala, Saf
Loş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karanlıkça
Sarılmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Benimsemek, Girişmek, Kucaklamak, Yapışmak, Dolamak, Ele Almak
Kail Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnanmak
İstila kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bürünme, Basma, Kaplama, Salgın, Sarma, Ele Geçirme, Yayılma, Bürüme
Ufak Tefek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Küçük, Zayıf
Conta kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yalıtaç
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
İmla kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doldurma, Yazım
Lipom kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yağur
Menfur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İğrenç, Tiksindirici, Alçakça
Katışık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Harç, Karışık, Karma, Melez, Mahlut
Tamirci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Onarman
Yeni Ay kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hilal
Yığıp Bağlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Paketlemek
Ölü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cenaze, Müteveffa, Mevta, Cansız, Leş, Sönük, Güçsüz, Mefta, Naaş
Hassa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hasiyet, Özellik
Mütenevvi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çeşitli, Türlü
Sedef Hastalığı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sedef
Yağılık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düşmanlık
Bulgu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Buluş, Keşif, İcat, Bulu, Netice, İhtira, Bilimsel Sonuç, Araz, Semptom
Şatafatlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gösterişli, Cafcaflı, Görkemli, Lüks
Zeamet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tımar
Çetene kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kenevir
Eğimli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Meyyal
Natık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hatip
Kaytarmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geri Vermek, İşten Kaçmak, İade Etmek, Reddetmek
Destan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Koçaklama, Boy, Epope
Dek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değin, Düzen, Entrika, Hile, Kadar, Sağlam, Tokuşma, Dolap
Önce kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Evvel, Evvela, Evvelce, İlkin, Peşin
Destar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Örtü, Sarık
Hop kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dayan
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.