Aral kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Takımada, Sıradağ, Ada, Cezire
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Bizar Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bıkmak, Usanmak
Zühre kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çolpan, Çoban Yıldızı, Venüs
Almak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sahiplenmek, Ayırmak, Kaldırmak, Ele geçirmek, Fethetmek, Satın Almak, İçine Sığmak, Kabul Etmek, Kazanmak, İletilmek, Elde Etmek, Bürümek, Sarmak, Kaplamak, Kısaltmak, Eksiltmek, Yolmak, Koparmak, Temizlemek, Yol Gitmek, Çalmak, Başlamak, Yutmak, Kullanmak, Bağışlamak, Buyurmak, Çekmek, Gidermek, Girmek, Görmek, Koymak, Örtmek, Yok Etmek
Kelepçe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilezik, El Kandalı
Orospu Çocuğu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Haylaz, Hilekâr, Kalleş, Serseri
Lenk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aksak, Mıymıntı
Denemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bakmak, Sınamak, Tecrübe Etmek
Kabiliyetsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yeteneksiz, Beceriksiz
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Savurgan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müsrif, Bedharç, İsrafçı
Fazilet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Erdem
Kesek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tezek
Uyuşma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mutabakat, Anlaşma, İttifak
Stok kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yığım, Yığılım, Yığımlık, İstif Edilmiş
Flört Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çıkmak, Kırıştırmak, Konuşmak
Kımıldamayan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sakin
Dikdörtgen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzbucak
Yürekli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cesur, Cesaretli, Cüretli, Kabadayı, Korkusuz
Parke kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Parke Taşı
Taksirkâr kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sanık
Kavuştak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nakarat
Bulaştırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıvamak
Cihanşümul kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Evrensel
Telepatik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uzduyumsal
Değişik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başka, Çeşitli, Farklı, Değişmiş, Yedek
Işık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fer, Nur, Ziya, Şavk
Şan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ün, Saygınlık, Yücelik, Gösteriş, San, Şöhret, Büyüklük
Düşerge kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kamp
Makul kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ussal, Akıllı, Elverişli, Mantıklı, Uygun
Gereksemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muhtaç Olmak
Zatülcenp kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Satlıcan
Tele kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kapan, Tuzak
Çıkışmamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yetmemek, Eksik Kalmak, Az Gelmek
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.