Anlatı kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Öyküleme, Üslup, Hikâye
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Çağdaş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Modern, Uygar, Çağcıl, Asri, Muasır, Hemasır
Papazi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bürümcük
Odacı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hademe, Müstahdem
İnhiraf Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sapmak
Anlaşılmaz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karışık, Muğlak, Tuhaf
Cumhuriyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kamu Erki, Ulusal Egemenlik
Pislenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kirlenmek
Şatafatlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gösterişli, Cafcaflı, Görkemli, Lüks
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Kaldırım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Seki, Tretuvar
Dönmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geri Gelmek, Vazgeçmek, Caymak, Benzemek, Burulmak, Değişmek, Devretmek, Dönüşmek, Hatırlamak, Kayıtmak, Kesilmek, Sapmak, Yönelmek
Fütur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bezginlik, Usanç, Umutsuzluk
Pirelenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Huylanmak, Kuşkulanmak, Tasalanmak, İşkillenmek, Şüphelenmek
Mürebbilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğitmenlik, Dadılık
Saklık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Teyakkuz
Böylece kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Böylelikle, Tam Böyle
Aygıt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cihaz, Araç, Alet
Izdırap kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Acı, Üzüntü, Sıkıntı, Keder, Sızı
Demagoji kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Demagogluk
Uyruklu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uyruktan Olan
Kişizade kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Soylu
Valf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vana
Şive kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Söyleyiş, Ağız, Diyem, Eda, Naz
Kanuni kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yasal
Şehadet Parmağı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İşaret Parmağı
Büyülemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hayran Bırakmak, Efsunlamak, Cadılamak, Sihirlemek, Teshir Etmek
Antant kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anlaşma, Mutabakat
Zan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sanı, Güman
Akıbet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Son, Sonuç
Mürur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geçme
Yetkinleşmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tekemmül Etmek
Tevazukâr kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alçak Gönüllü
Terk Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bırakmak, Koymak, Vazgeçmek
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.