Akıbet kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Son, Sonuç
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Sergilemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Teşhir Etmek, Nümayiş Ettirmek, Sergiye Koymak
Tebelleş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Musallat
Fırıldakçılık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dolandırıcılık
Dolaysız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilavasıta, Direkt, Doğrudan Doğruya
Kasıt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Erek, Amaç, İstek, Komplo, Maksat, Kötü Niyet
Diğer kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başka, Öbür, Öteki, Özge, Sair
Güvenerek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İstinaden
Velur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kadife
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
İpucu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Belirti, Delil, Emare, İz
Gelgit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kabarma, Meddücezir
Rahatça kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rahat
Ödev kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vazife, Borç, Zorunluluk, Vecibe, Mükellefiyet
Düzenek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sistem, Plan
Cebelleşmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uğraşmak, Çekişmek, Tartışmak, Münakaşa Etmek
Biabır Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Azarlamak
Tertip Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hazırlamak, Sıralamak, Dizmek, Düzmek, Düzen Vermek, Düzenlemek
Tarafından kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tamanından, Aracılığıyla, Türünden, Çeşidinden
Tike kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dilim, Lokma, Parça, Cüz
Kerrat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çarpım Tablosu
Sezon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sürem, Mevsim, Dönem
Somaki kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Porfir
İzlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğlenmek, Gelmek, Görmek, Gözlemek, Gütmek, İncelemek, Koşmak, Kovalamak, Seyretmek, Takip Etmek, Tutmak
Sungu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Armağan, Takdime
Bozan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öçürge, Silgi
Dörtkenar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dörtgen
Yoluyla kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yolundan Giderek, Vasıtasıyla, Aracılığıyla, Yöntemiyle
Bağın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uyrukluk
Gaita kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dışkı
Kırık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kırıntı, Melez, Üzgün
Kerim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Asil, Cömert, Soylu, Eli Açık
Kağşamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İhtiyarlamak, Oynamak, Zayıflamak
Veyahut kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Veya, Yahut
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.