Anlamlı kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Manalı, İmalı, Manidar, Mantıklı
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Pelenk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaplan, Pars
Dini Hikaye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Menkıbe
Uymaz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aykırı
Zor kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güç, Güçlükle, Sıkıntı, Güçlük, Rahatsızlık, Yüküm, Mecburiyet, Baskı, Çetin, Kıyın, Cebir, Emekli, Kuvvet, Müşkül, Sıkıntı, Yaş, Zorla
Merhale kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşama, Basamak, Derece, Konak, Menzil, Safha, Evre
Midye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Balıkkulağı
Gıda kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Besin
Kolektör kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Toplaç, Toplayıcı
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Sakıntı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İhtiyat
Kızılgül kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gül
Cascavlak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çok Saçsız, Örtüsüz, Hiç Tüyü Olmayan, Pek Soyulmuş; Çırılçıplak, Örtüsüz
Gelecek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ati, Encam, İleri, İstikbal, Müstakbel
Müebbet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sonsuz, Ömürlük, Yaşadıkça
Tefriş Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Döşemek
Üzülmüş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müteessir, Üzgün
Biilaç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çaresiz
İmal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yapım, Yapma, İşleme
Müdafaa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Savunma, Direnme
Arkalıksız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sedir
Öbek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Deste, Grup, Küme, Yığın, Takım
Çakışmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kenetlenmek, Bağlanmak
Debboy kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Depo
Cefa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eziyet, Sıkıntı, Azap, Eza, Zulüm, Üzgü, Eza
Ülfet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Görüşme, Tanışma, Alışma
İstila Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bürümek, Kaplamak, Sarmak
Teceddüt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yenilik
Tuman kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Don, Şalvar
İncitmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Acıtmak, Batmak, Delmek, Kırmak, Rencide Etmek, Üzmek, Yaralamak
Nasır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kabar
Telhek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Palyaço, Soytarı
Başkent kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başşehir, Payitaht
İğrenme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İkrah
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.