Acemce kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Farsça
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Yem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Olta
Çiftelemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tekmelemek
Sinek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cibin
Aykırı Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zıt Olmak
İta kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Verme, Ödeme
Tren kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şimendifer, Katar
Hoş Söz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İltifat
Nazire kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karşılık, Söz
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Yan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taraf, Cephe, Cihet, Huzur, Kanat, Kat, Kenar, Semt, Taç, Tali, Üst, Yer, Yön, Yüz
İhlal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozma, Dokunma, Zarar Verme
Fondöten kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzgün
Hiddetli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öfkeli, Kızgın
Tenakus kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Azalma
Medeni kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kültürel, Uygar
Şekerli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tatlı
Ara Düzelten kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ara Bulucu
Piştov kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tabanca
Fitne kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geçimsizlik, Kargaşa, Kundak, Karışıklık, Bozut
Derakap kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çabucak
Zincir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağ, Demir Bağ, Pranga
Mahcubiyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Utangaçlık, Utanma, Sıkılganlık
Memleketler Arası kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uluslararası
Azınlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ekalliyet, Azlık, Ekalliyet
Sersemlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sangılamak
Gezinme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Seyran
Riayetsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaba
Birge kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Birlikte, Mutabık, Ortaklaşa
Popülasyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nüfus, Varlık
Karakorku kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Blöf
Cacık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doğramaç
Saten kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Atlas
İvedi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çabuk, Acele, Tacilî, Acil, Müstacel
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.