Havadaki su buharının çeşitli şartlar altında yoğunlaşarak sıvı yada katı halde yeryüzüne düşmesidir.
Online Ziraat (Tarım) Terimleri Sözlüğü
İlacın hedef alınan zararlılara etkisinin yanında orada bulunan predatör veparazitoitleride etkilemesidir.
Elde ettiği ürünün yarısını toprak sahibine vermek şartıyla bir toprağı işleyen çiftçi.
Buğday proteini olan gliadin ile glutenin den oluşan, hamurun gaz tutmasını sağlayan elastik özellikte protein.
Bitkilerde ekimin sık yapılması ve toprakta azotun fazlalığı nedeniyle çok sayıda sap oluşması sonucu ışığı görmek için uzun boylu ve ince saplı olmaları sonucu rüzgâr ve yağış etmenleriyle eğilmeleri.
Yaz mevsiminin erken başladığı ve geç bittiği yörelerde tohumun ilkbaharda ekilişi.
İtalyan orijini, kırmızı kılçıklı, kırmızı-çıplak kavuzlu, Orta Anadolu ve geçit bölgelerinin sulu arazileri için uygun, yatmaya dayanıklı, bin dane ağırlığı 45 gr. civarında bir kırmızı yarı sert ekmeklik buğday çeşidi.
Hayvan yiyeceği.
Özellikleri yönüyle alım bareminin sınırları dışında kalıp satın alma şartlarına uyan arpa.
Özellikleri yönüyle alım bareminin sınırları dışında kalıp satın alma şartlarına uyan buğday.
Tarla veya ambarda haşereler tarafından yenmiş daneler.
Yurdumuzda özellikle İç Anadolu ve Karadeniz bölgelerinde üretimi yapılan, sultani ve küçük yeşil gibi çeşitleri olan bakliyat.
Daha çok hayvan yemi olarak kullanılan, serin iklim tahılları içinde dünya da ekiliş ve üretim bakımından üçüncü sırayı alan tahıl.
Bir mala, nakil vasıtasına yüklendiği andan itibaren verilen isim.
Sapı 90-100 cm uzunluğunda, başakları beyaz renkli, kılçıklıdır. Daneler beyaz renkli, oval şekilli ve yumuşak yapılıdır. 1000 tane ağırlığı 45-50 gramdır. Kışa ve kurağa orta derecede dayanıklı, yatmaya karşı mukavimdir. Kahverengi ve sarı pasa orta derecede dayanıklı, septoria'ya hassas yarı sert ekmeklik buğday çeşidi.
Buğdayın yüz adedinin gram olarak ağırlığı.
Gereğinde kullanılmak üzere saklanan tahıl.
Pratik bilgi ve el ustalığı ile yapılan iş.
Bir olayın, bir durumun, bir şeyin yol açtığı çıkar kaybı ya da kötü sonuç, ziyan.
Kaybolmuş, yitik, kayıp.