1873-1943 yılları arasında yaşayan ve Rus romantizminin son temsilcisi olan ünlü besteci.
Online Müzik-Dans Terimleri Sözlüğü
Renk, tutku anlamında. Hindistan'da 9. yüzyıldan bu yana kullanılan, her birinin ayrı bir melodi yapısı ve ayrı karakteri olan modal gam.
20. yüzyıl başında ortaya çıkan popüler Amerikan müziği. Senkoplu ritimde ve çoğunlukla piyano için yazılır.
Derce derece yavaşlamak "rall" kısaltmasıyla gösterilir.
Yavaşlayarak.
1- Halk ezgileri gibi yalın ezgiler üzerine kurulmuş özgür deyişte çalgısal parça. Rhapsody (İng.).
2- Belirli bir kalıp ve biçime bağlı olmayan genellikle halk temalarına dayanan çalgı müziği.
Klasik Türk müziğinde bir makam.rast perdesinde rast 5lisinin,neva perdesindeki rast4lüsüyle birleşmesiyle oluşan ve çıkıcı seyre sahip basit makamdır.içinde seyir esnasında segahta ve dügahta asma kalışlar yapılır.
Çıkıcı bir makamdır.
Şansa bırakılmış müzik yöntemi. Indeterminacy (İng.).
Yayla çalınan uzun saplı bir saz.
Arapların rebab denilen müzik aletine çok benzeyen bir çalgı. Ortaçağda Avrupa'da kullanılmıştır. Yayla çalınırdı. Kemanın atalarından biridir.
Sonat biçiminde, serim ve gelişme bölümlerinden sonra gelen üçüncü bölüm.
1- Resitatif. Opera ya da oratoryonun içinde konuşurcasına, özgür ritimli şarkı söyleme biçimi.
2- Bir operanın oratoryonun ya da kantatın teganni edilmeyip, söylenen, bir türlü konuşmayla sunulan bölümleri.
Klavsen eşlikli resitatif.
Ortaçağın sonlarında kullanılan bir tür küçük org.
Yedi notalık dizi.
Orgda çeşitli ses karakterleri. Bunlar çeşitli sayıda olurlar. Büyük orglarda sayıları çoktur. Içerdikleri ses karakterlerinin farklı adları vardır.
Ses tellerinin düşük, orta ve yüksek frekanslı sesleri oluştururken titreşen bölümlerini tanımlamak için kullanılan terim.
ABD'li ünlü bir rock müzik grubu.
Dağarcık. Repertory (İng.).
Bir performansta, icracı tarafından söylenen cümle ya da söz.