Müzikal performansta teknik beceri.
Online Müzik-Dans Terimleri Sözlüğü
Türk müziğinde sekiz koma değerindeki aralık.
Av sahnelerinin betimlendiği şiir ya da şarkı. Müzikte bir motifin diğerini avlaması. Kanon yapısı benzeri.
Kakışma. Geleneksel armoni kurallarına göre uyumsuz sayılan nota bileşimi.
(Fr: Cadence. Alm: Kadenz) Latince düşmek anlamına gelen cadere sözcüğünden.
1- Melodi ve armonide, bir dinlenme noktasına varış.
2- Yorumda, düşüş noktasına, parçanın ana tonalitesine varırken çalınan yada söylenen süslü, gösterişli geçit; genellikle konçertolarda rastlanır.
Oda anlamına gelir. sonata da camera, yada concerto da camera, dindışı niteliği olan çalgı müziklerini anlatmak için kullanılan terimlerdir. sonata da camera, dürlü dansların art arda dizilmesi bakımından süite benzer.
Oyunlaştırma ve gösteri yapma.
Şarkı söyler gibi (yorumlayış).
Erkek şarkıcı.
Şarkı.
Ana, temel müzik parçası.
Barok Dönem'de şarkı. Halk şarkısı. Madrigallerin bir bölümü.
1- Halk şarkısı.
2- Çok sesli şarkı.
3- Yazı bakımından madrigali andıran; iki ya da üç sesli çalgı müziği parçası.
15. yüzyılda en yaygın İtalyan halk şarkısı türü. Kanzonet.
(Kapella)Bir müzik parçasını seslendiren türlü çalgılardan kurulu topluluk. Bir müzik parçasının toplu bir halde çeşitli çalgıların ve vokallerin katılımıyla icra edilmesi. Orkestra.
1- Çarpıcı etkileri olan, cilveli, kısa bir çalgısal biçim. Kapris, kapriçyo.
2- Başlangıçta fuga yazısına dayanan bir türlü çalgı müziğini tanıtması bakımından "ricercar" ve "fantasia" ile aynı anlama gelirdi. Bugün beklenmedik etkiler taşıyan "kaprisli" besteler için kullanılmaktadır.
1999′da çıkardığı "Supernatural" albümüyle 14 milyon satan Meksika'lı sanatçı.
Ortaçağ'da bir dans. Sonradan İsa'nın doğumunu konu alan metinler üstüne yazılan iki-üç sesli şarkı. Karol.
Delikanlı sesinin korunması için hadım edilmiş erkek.
Aryaya benzer bir vokal türüdür.