1. Çok dikkat ve özenle davranmak veya böyle davranılmasını istemek, titiz olmak, titizlik göstermek.
2. Öfkelenmek, huysuzlanmak, rahatsız olmak.
Online Genel Türkçe Terimleri Sözlüğü
Bir metreküp hacminde ve + 4 C° deki arı suyun ağırlığı. 1000 kg lık ağırlık birimi.
Yaşına göre fazla gelişmiş, iri yapılı genç.
"Yanındaki toraman da kim?"
"İki toraman sizin eve doğru gidiyordu."
Canlı üzerinde beden ve ruh açısından önemli ve etkili yaralanma bırakan durum. Bir doku veya organın yapısını, biçimini bozan ve dıştan mekanik bir tepki sonucu oluşan yara.
Tropikal kuşağın nemli havasında ve bölgelerinde yetişen orman.
Ortak özellikleri olan, kendi aralarında döllenerek üreyebilen canlılar grubu.
Tarih boyunca Türk devletleri ya da topluluklarınca oluşturulan sanattır.
1. Türkiye Cumhuriyeti’nde kullanılan, konuşulan, yazılan Türk dili.
2. Ural–Altay dil ailesinden, Asya’da ve Doğu Avrupa’da konuşulan Türk dil ve lehçelerinin genel adı.
Havadan ağır, motor gücü ile seyreden, kara, deniz ve/veya kara ve denize inip kalkabilen hava aracıdır.
Uçmak eylemi.
Saygın, Büyük, Ulu, Yüce
Milli, milletle ilgili, millete özgü.
Çok yüce, en yüce.
Hac mevsimi dışında Kâbe'yi ve Mekke'nin öbür kutsal yerlerini ziyaret etme.
1. Bir gezegenin çekiminde bulunarak onun çevresinde dolanan daha küçük gezegen, peyk.
2. Türlü amaçlarla yerden fırlatılan ve genellikle kapalı bir yörünge çizerek yer çevresinde dolanan araç.
Uyanık dururken istemeden uykuya dalmak.
"Geçen dönem uyuyakaldığım için sınav girememiştim."
"Kısmetsiz köpek sabaha karşı uyuyakalır."
1- Organ.
2- Üye.
Çok uçta, kenarda veya kıyıda köşede olan.
"Ücra bir köyde üç yıl kadar öğretmenlik yaptım."
"Bahsettiğin arazi çok ücra bir yerde."
Hemen hepsi eski sömürgeler olan, ulusal bağımsızlıklarını kazanmış veya bu uğurda mücadele veren Asya, Afrika ve Latin Amerika ülkeleri.
Belirli faaliyet ve işlemler sonucu yeni bir mal veya hizmet meydana getirme, istihsal, tüketim karşıtı.