Toplumsal çevreye uyum sağlamada, insanlarla iyi ilişkiler kurmada kendini gösterir. Sosyal zekasını iyi kullanan bir insan çevresinde sevilir, sayılır, lider özellikleri ile sivrilip insanları etkiler.
Online Felsefe, Psikoloji, Sosyoloji, Mantık Terimleri Sözlüğü
Üretim araçlarının mülkiyeti ve kullanma hakkı kamu adına devletindir. Devlet, üretimi kamu ihtiyaçlarını temel alarak planlar.
Üretimi devletin düzenlemesini ve üretim araçlarının devletleştirilmesini savunan öğreti. Üretimde ve üretilenlerin dağıtımında bireyin değil, toplumun yararını göz önünde bulunduran ekonomik sistem.
Liberalizme tepki olarak doğmuştur. Liberalizmin insanlar arasında uçurumlar açması, büyük sınıf farklılıklarını doğurması üzerine ideal bir devletin ancak eşitlik temelinde gerçekleşebileceğini iddia ederler. Devlet üretimi organize eden, bölüşümü sağlayan bir organdır. Üretim kar amacıyla değil ihtiyacı karşılamak için yapılır. Üretim araçları(fabrika, makine) kamu mülkiyetindedir. Herkes eşit hak ve koşullardadır.
Aynı anda bir toplumu veya toplum- sal bir grubu ve kendine özgü olan kültürü ilgilendiren.
Toplumsal ilişkileri ve bu ilişkileri düzenleyen devlet, eğitim, ekonomi, din, aile gibi kurumların yapılarında ve görevlerinde (işlevlerinde) meydana gelen değişmeleri somut koşulları içinde inceleyen bilime sosyoloji denir.
Küçük gruplarda kimin kimden hoşlanıp hoşlanmadığını saptamaya yarayan bir tekniktir. Sosyometri küçük gruplarda yıldız ve itilen kişileri saptamaya yarar. Testin sonuçlarından yararlanarak grubun sosyogramı (ilişki haritası) çıkartılır.
Gerçekten ayrı olan, başlı başına bir varlığı olmayan, ancak zihinde tasarlanan.
1- Sembol kullanarak düşünme yeteneğidir. Çocuklukta pek kendini göstermeyen bu zeka, on iki yaş ve sonrasında ağırlıklı olarak kendini gösterir.Soyut zeka, gerçekte var olmayan, ancak var olanlar arasındaki ilişkilerden zihnin soyutlama ve genelleme gücüyle elde ettiği sembollerle uğraşır.
2- Soyut kavramları, işlemleri ve sembolleri anlamak ve başarılı biçimde kullanmak için gerekli olan zihinsel güç.
Gerçekte ve günlük yaşantıda nesnelerden ayrılma özelliği olmayan nitelikleri (zihinde) nesneden ayırarak düşünebilmeye soyutlama denir.
Pekiştirilmeyen tekrarlar sonucunda, koşullanmış davranışın zayıflayarak ortadan kalkması.
Tanrılar, kahramanlar, önceki çağların olayları üzerine anlatılanlar, masallar, öyküler.
Küçük çocuklar sözcükleri kullanmaya başlamadan önce kavramları kullanmaya başlarlar. Örneğin "masa" sözcüğünden önce masa kavramı çocuklarda oluşmuştur. Konuşmaya başladıklarında ise yaptıkları şey daha önceden öğrendikleri kavramlarla yetişkinlerin kullandığı sözcükler arasında ilişki kurmaktır. Okul eğitiminin başlamasıyla beraber kavramsal düşünmenin sözel düşünmeye dönüşmesi hızlanır.
Deneye dayanmayan. Kuramsal olarak düşünülen.
Duruk. Gelişme, ilerleme göstermeyen.
Kişinin toplum içindeki yeri.
Bir statünün saygınlığının bireyin yakınlarına da geçmesi.
Aklın egemenliğini, doğaya uygun ya- şamayı, ruhun sarsılmazlığını ve dünya yurttaşlığı ülküsünü amaç olarak koyan Kıbrıslı Zenon'un kurduğu felsefe okulu.
Organizmanın uyumunu bozan her türlü dış ve iç etkiye stres denir.
Çıkma, taşıp yayılma.
Varlığın "bir"den çıkıp yayılarak, taşarak oluştuğunu kabul eden öğreti.