Eğitim Sitesi

Turnalar Şiiri

Turnalar

Niçin kaçarsınız benden turnalar

Yoksa beni de avcı mı sandınız

Van Gölü’ne konmayın ha turnalar

Avcılar görürse billah yandınız.



Yine dizilmişsiniz katar katar

Akar durursunuz mavi göklerden

Her biriniz derdime bin dert katar

Uğrar geçersiniz bizim ellerden.



Ya sürüyle ya da çift gezersiniz

Bir başına gören olmaz sizleri

Sonsuz göklerde kanat süzersiniz

Görenlerin buğulanır gözleri.



Bizden de selam götürün turnalar

Geçtiğiniz şehire, beldelere

Ağlayın yüz sürün, sürün turnalar

Yolunuz düşerse kutsal yerlere

Ahmet ALPTEKİN Şiirleri

  

murat pasayev murada gore cok ıyı 2005-02-17

Yazılan son 1 yorum gösteriliyor.

İçerikle ilgili 1 yorum yazılmış.

Benzer Ahmet ALPTEKİN Şiirleri:

Son Zil

Cıvıl cıvıl ses veren koridorlar,

Neden bugün suskun, sessizsiniz?

Yoksa matem mi tutuyorsunuz ne,

Şen şakrak öten kuşlarım nerede?



Çiçek çiçek acan okul bahçesi,

Ya sen neden böyle boş ve sessizsin?

Hani çocuklar al satıp bal satardı,

Çocuklar canımıza can katardı.



Durmadan çın çın öten okul zili,

Bıktın mı . sende mi yoruldun? söyle,

Duymuyorum şakıyan şen sesini,

Mazi oldu yıllarım bundan böyle.



Biliyorum son zilin çaldığını,

Benim için bir daha çalmayacaklar,

Sesleneceğim kimse kalmadı artık,

Gitti, gelmez bir daha şen çocuklar.

Ahmet ALPTEKİN

Dağlar

Ululanmış başlarıyla,

Salkım söğüt saçlarıyla,

Çatık duran kaşlarıyla,

Göklere direktir dağlar.



Lâle ,nergiz, sümbülüyle,

Mor menekşe yazgülüyle,

Al yeşilli örtüsüyle,

Baharda çiçektir dağlar,



Dertlerinden oldum naçar,

Heybetiyle güven saçar,

Yuvasıza bağrın açar,

Kuşlara tünektir dağlar.



Ala geyik böğürünce,

Ayı, tilki görününce,

Kardan örtü bürününce,

Avcıya sürektir dağlar.



Sırtımı verdim onlara,

Kıvrıldım yattım yollara,

Hayat verir pınarlara,

İçimde dilektir dağlar.



Avaz avaz bağırırlar,

Sevdalanır çağırırlar,

Çilelerle yoğururlar,

Bazen de dönektir dağlar.

Ahmet ALPTEKİN

Çiçeğim

Sahneye çıkarken başladı sızım,

Bülbül gibi öttün, şakıdın durdun.

O nasıl konuşmaydı öyle kızım,

Beni yaralı yüreğimden vurdun.



Ellerim çenemde dinlerken seni,

Gerilere yıllar öncesine gittim.

Derin bakışların mest etti beni,

Ela gözlerinin renginde yittim.



Tıpkı O’sun , onun gibi konuştun.

Kelimeleri çok özenle seçtin.

Konuştukça doldun, boşaldın, coştun,

Koca sahnede kendinden geçtin.



Ellerin, mimiklerin hep aynıydı,

Aman Allahım! O mu yoksa dedim,

Gördüğüm bir gerçek mi, rüya mıydı,

Dondum iliklerime dek titredim.



Canlandı gözümde hatıralarım,

Durdular bir resim gibi önümde.

Şimdi yaşadığım dakikalarım,

Ömür boyu unutulmaz değerde.



Sözlerin bal gibi aktı çiçeğim,

Dilinden,kirazsı dudaklarından.

Haydi gel kızım, gel benim meleğim,

Öpeyim seni al yanaklarından.

Ahmet ALPTEKİN

Turnalar Şiiri