Öfkem
Öylesine öfkeliyim ki sana
Kızgın şişlerle dağlayabilirim gözlerini
Başka birine bakmasın diye
Darağacında ilmekte olsan
Hiç düşünmeden tekmeleyebilirim altındaki iskemleyi
Bir başkasıyla nefes almayasın diye
Senden öyle nefret ediyorum ki
Zindanlara kör kuyulara atabilirim sonsuza kadar
Bir başkasıyla aydınlık gün yaşama diye
Yüz kez müebbet verebilirim sana
Bir başkasıyla özgürce dolaşma diye
Sana öyle öfkeliyim ki
Beddualar ediyorum
Tanrıya yakarıyorum
Dayanılmaz acılar versin
Kahretsin korlar düşüsün yüreğine için yansın
Sonsuz mutsuzluklara mahkum etsin
Biliyor musun çok öfkeliyim
Ama seni öyle seviyorum ki
Ne beddualar edebilirim
Ne acılar çektirebilirim
Kıyamam incitmeye
Tahammül edemem kulağındaki
Bir başka sese başka nefese
Başkasının dokunmasına öpmesine
Göz bebeklerini görmesine katlanamam
Aslında biliyorum sen bir hiçsin
Sadece boş bir yalancı öylesinesin
Değmezsin sevmeye layık değilsin
Ne sözün var ne yüzün
Aslında biliyor musun sana değil bana kızgınım
Kalbime yüreğime kızgınım
Kabahat onların onlar seni sevmese
Sen gerçekten hiç bir şeysin
Elif KAYA Şiirleri
Henüz Yorum Yazılmamış.
İlk Yorumu Siz Yazabilirsiniz.
İhanet
Yürek bir başka bu gece
Kırdı saflığın duvarlarını
Gecenin zifiri karanlığında
Utançlar aydınlattı varlığını
Utanıyor kendinden
Utanıyor ihanetinden
Çarpıyor yine deli deli
Ha gitti ha gidecek gibi
Sanki gizlenecek yer bulabilecek gibi
Gözler yalancı yürek yalancı
El yabancı ten yabancı ben yabancı
Yalancıdan yar olmak gibi
Dokunuşa korkup titreyen beden
Eriyip yok olup gidecek gibi
Gözyaşları oluk oluk akarken yüreğine
Ten bir başka bende ben bir başka tende
İhanetin en temizinden en büyüğünden
Kendine ihanet inadına ihanet
Yalanlarına inanmak en yalanından
Susmak binlerce kelimeyi boğazına düğümleyip
Yüreğini susturmak en suskunundan
Haykırışlar en sessizinden
Direnmek en dirençsizinden
Başkaldırmak en boğun eğmişinden
Kendini zincire vurmak en narininden
Esiri olmak ihanetin yalanın en tutuklusundan
En ihanetinin en yalanının en çaresizinden
Barışmak yaşamak en mücadelesizinden
Kabullenmek katlanmak en kabulsüzünden
Bitmek bitirmek en tükenmişinden
Elif Kaya
Elif KAYA
Umutsuz
Bu gün her şeyi sildim
Yaşadıklarımı duygularımı
Yakıp kül ettim hayallerimi
Bu gün onu gördüm
Yabancı hiç tanımadığım birisi
Öncesi bir iki kez karşılaşmışlığımız var sadece
O da mecburiyetten
Kuru tutuk zoraki bir merhaba
Yüzü soğuk ve yabancı
Bakmadım yüzüne bakamadım
Kırılmışlıktan pişmanlıktan ve utanmaktan
Şöyle bir göz ucuyla
Çizgilenmiş alnına ağarmış saçlarına baktım
Donuk soğuk bir hoş geldin
O da mecburiyetten
O da bakmadı bakamadı
Bilmem utanmaktan bilmem pişmanlıktan
Bekledim gitme kal desin
Ne o söyledi ne ben bekledim
Bekli de umutsuzluktan
Hoşçakal bile demedim diyemedim
Sesiz sedasız usulca ayrıldım
Geçmişi hapsettim yüreğimin derinliklerine
Bir daha çıkamazlar ki artık gün yüzüne
Güneşli günlere
Elif KAYA
Öfkem
Öylesine öfkeliyim ki sana
Kızgın şişlerle dağlayabilirim gözlerini
Başka birine bakmasın diye
Darağacında ilmekte olsan
Hiç düşünmeden tekmeleyebilirim altındaki iskemleyi
Bir başkasıyla nefes almayasın diye
Senden öyle nefret ediyorum ki
Zindanlara kör kuyulara atabilirim sonsuza kadar
Bir başkasıyla aydınlık gün yaşama diye
Yüz kez müebbet verebilirim sana
Bir başkasıyla özgürce dolaşma diye
Sana öyle öfkeliyim ki
Beddualar ediyorum
Tanrıya yakarıyorum
Dayanılmaz acılar versin
Kahretsin korlar düşüsün yüreğine için yansın
Sonsuz mutsuzluklara mahkum etsin
Biliyor musun çok öfkeliyim
Ama seni öyle seviyorum ki
Ne beddualar edebilirim
Ne acılar çektirebilirim
Kıyamam incitmeye
Tahammül edemem kulağındaki
Bir başka sese başka nefese
Başkasının dokunmasına öpmesine
Göz bebeklerini görmesine katlanamam
Aslında biliyorum sen bir hiçsin
Sadece boş bir yalancı öylesinesin
Değmezsin sevmeye layık değilsin
Ne sözün var ne yüzün
Aslında biliyor musun sana değil bana kızgınım
Kalbime yüreğime kızgınım
Kabahat onların onlar seni sevmese
Sen gerçekten hiç bir şeysin
Elif KAYA